Rum tarafının Muhattabı Kıbrıs Türkü dür

Müzakerelerde bugüne kadar arzu edilen yakınlaşmanın sağlanamamış olmasındaki yegane sorumluluğunu gizlemek amacıyla, 7 Temmuz tarihinde Cenevre’de BM Genel Sekreteri ile yapılacak üçlü görüşme öncesinde, Anavatan Türkiye’ye sorumluluk yükleme girişimlerine devam etmekte olduğunu belirtti.

Dışişleri Bakanı Özgürgün, 7 Temmuz zirvesi öncesinde, Rum tarafının olguları çarpıtma kampanyasına yoğun bir şekilde devam ediyor olmasının, bu zirvede Rum tarafının en sonunda yapıcı bir tutum içerisine girerek müzakerelerin önünü açacağını umut edenlerin bu beklentisini zayıflattığını kaydetti.

Özgürgün şöyle dedi:

“Bu bağlamda, GKRY Dışişleri Bakanı Kiprianu’nun çözümün tamamen Türkiye Başbakanı Sayın Erdoğan’ın inisiyatifinde olduğu yönündeki açıklaması, kapsamlı müzakerelerin üçüncü yılını doldurmakta olduğumuz bu dönemde, Rum tarafının siyasi liderlik göstererek süreci olumlu bir şekilde sonuçlandıracak adımlar atmak yerine, bildik uzlaşmaz ve karalama kampanyasına dayalı Rum politikasına devam etmekte kararlı olduğunu göstermektedir.

Bu yaklaşımın, Kıbrıs sorununun yerleşmiş BM parametreleri zemininde en kısa zamanda çözülmesi yönünde ortaya konan çabaların olumlu sonuçlanmasına yardımcı olmadığı açıktır.

Bundan önce de birçok kez ifade etmiş olduğumuz üzere, Anavatan Türkiye, Kıbrıs’ta adil ve kalıcı bir çözüme ulaşılması için her zaman tam destek vermiş ve bu bağlamda 2004 yılında Annan Planı’na güçlü bir şekilde evet demesi için Kıbrıs Türk halkını cesaretlendirmiştir. Böylece, çözümsüzlüğün sorumluluğunu Türk tarafına yüklemek isteyen Rum tarafının, tüm uluslararası camia önünde maskesi düşürülmüş ve adada kimin adil ve kalıcı bir çözümden yana olduğu çok açık bir şekilde ortaya konmuştur. Aynı şekilde, devam etmekte olan müzakere sürecinde de, kimin samimi ve yapıcı, kimin uzlaşmaz ve oyalama taktikleri içerisinde olduğu, başta BM olmak üzere, ilgili tüm taraflarca bilinmektedir.”

Dışişleri Bakanı Özgürgün, Rum tarafına muhatabının Kıbrıs Türk tarafı olduğunu da hatırlatmakta fayda gördüğünü belirterek, “Rum tarafının, Anavatan Türkiye’ye çamur atmak suretiyle kendisini muhatap alacağı yönündeki nafile beklentiden vazgeçerek, çözüm sürecine olumlu katkı koyması durumunda, adada adil ve kalıcı bir çözüme varılması mümkün olacaktır” dedi.