Oylar gururumuz İnanç Erşen için

Dünyanın en iyi gitar yarışmasında bin kişi içerisinden yapılan oylamalarda ilk yüze kalmayı başardı. Şimdiki hedefi önümüzdeki ay oylamaların son bulacağı yarışmada ilk ona kalabilmek. Bunun için de tüm halkımızın guitaridol.tv/video/inanc-ersen/974 web adresinden  ona destek vermesini bekliyor.

İnanç Erşen: “İlk ona girmeyi başarıp canlı performansımı orada sergilmek istiyorum. Bu sayede onca müzikle uğraşan kişilerin karşında kendimi gösterebilir ve dünyaya açılabilirim.  Bu da Kuzey Kıbrıs’taki kabuğu yırtıp çıkmanın en iyi yoludur.”

Bize biraz kendini tanıtır mısın?

8 Kasım 1978 doğumluyum. Ailenin tek çocuğu olarak büyüdüm. DAÜ’de İşletme okudum ve işletme üzerinde de master yaptım.  Ailemde müzik yapan kimse yok. Sadece sanat adına babam resim çizerdi. Fakat beni koysanın bir Cin Ali bile çizemem.

Müziğe merağım 16-17 yaşlarında başladı. Aklınıza gelebilecek tüm müzik tarzlarını dinledim. Lisedeyken sınıfta hep siyah giyinip rock söyleyen bir grup vardı. Bir gün bende dinlemek istiyorum dedim ve dinledikten sonra tamamen ruhuma hitap ettiğini anladım. O gün kendime bir gitar alıp , rock müzik yapmak istedim ve yaptım da.

Gitar çalmayı nasıl öğrendin?

Toplasanız 10 veya 15 defa özel ders aldım. Herşeyi arkadaşlarım ve kendi kendime çalışmalarımla yaptım diyebilirim. Ve inanılmaz kısa bir sürede çok iyi bir seviyedeydim.

Gruplarla çalmaya nasıl başladın?

18 yaşında “Euthanasia” adlı bir grupta çalmaya başladım. 1,5 – 2 yıl boyunca çaldık. Sonra bizim adamızın ilk yabancı rock grubu olan Relvover’e dahil oldum. Bir sürü kısa soluklu projede yer aldım.

Üniversitenin bitmesiyle de Aşka Özlem’den teklif aldım ve İstanbul’a yerleştim. Ve Aşka Özlem’in 2. Albümü olan Romeo ve Juliet’in  kayıtlarında ve konserlerinde bulundum. 1,5- 2 yıl İstanbul’da yaşadım.

Sonra adaya geri dönüş yaptım. Birçok kısa süreli projede bulunduktan sonra 2007 yılında o sıralar albümü yeni çıkmış olan The Unreal grubuna katıldım.

Bu arada da bir çok arkadaşla sahne aldım ve albüm kayıtlarında da bulundum.

O zamandan beri de The Unreal ile birlikteyim. Yaklaşık 4-5 ay  önce yeni bir albüm çıkardık.  Ayni zamanda Emre Pehlivan’ın orkestrasında yer almaktayım.

Guitar  Idol’a katılman nasıl oldu?

Guitar Idol dünyanın en prestijli gitar yarışmalarından biridir.  Bu yıl 3.sü düzenlenmektedir. Ve bu size dünyanın kapılarını açabilecek en iyi fırsatlardan biridir. Bu yıl 1000’in üzerinde katılımcı var. Ben kendi parçamla bu yarışmaya katılıp 1000 kişi içerisinde elemelerin birinci ayağında ilk 100’ün içinde olmayı başardım.

Şu anda yarışmanın ikinci ayağı için oylamalar devam etmekte. Önümüzdeki ay son bulacak olan oylamalar sonucunda ilk ona kalan yarışmacılar finali canlı olarak Londra’da bir çok müzik otoritesi ve jurisinin önünde hünerlerini sergileme fırsatı yakalayacaklar.

Peki senin bu yarışma için hedeflerin neler?

Amacım bu yarışmada birinci olmak değil. İlk ona girmeyi başarıp canlı performansımı orada sergilmek istiyorum. Bu sayede onca müzikle uğraşan kişilerin karşında kendimi gösterebilir ve dünyaya açılabilirim.

Bu da Kuzey Kıbrıs’taki kabuğu yırtıp çıkmanın en iyi yoludur.

Halkımızın da sabatçısına olan desteği burada çok önemlidir. Bunun için de guitaridol.tv/inanc-ersen/974 adresinden herkesin desteğini bekliyorum.

Bunun dışında neler yapıyorsun?

Şu sıralar 1 ay önce Loud Music adlı bir müzik dükkanı açtık onunla ilgileniyorum. Ibanez, Engl gibi dünyaca ünlü markaları getirdik ki müzisyenlerimiz aradıkları kaliteyi adamızda bulabilsinler. Onun yanında gitar servisi ve tamiri yapmaktayız. Kıbrıs’lı müzisyenlerin yaşadıkları en büyük sorunlardan biri olan servis ve tamir bizim de yıllarca çok sıkıntı çektiğimiz bir konuydu. Bu yüzden artık adamızda da böyle bir çözüm üretmek istedik.

Esas amacımız Kuzey Kıbrıs’taki müziği bir adım daha ileri taşımaktır.

Müzik adına neler yapıyorsun?

Kısa dönemde bir kaç tane parça yazdım. Daha önce de yazılmış parçalarım vardı. İlerde bunları bir araya getirip akustik bir albüm yapmayı hedefliyorum.

Şu anda ilk hedefim guitar idol’da ilk ona kalıp müzik kariyerimi farklı bir seviyeye taşıyabilmektir.

Bunun dışında The Unreal ile birlikte yeni albümün tanıtım konserlerine devam etmekteyiz. Albümümüzü daha geniş kitlelere yaymak istiyoruz.

Yapabildiğim kadar şarkı üretmek istiyorum. Çünkü müziğe bakış açım bir müzisyenin kendi şarkılarını üretttiği sürece varolabileceği yönündedir. Ve bir müzisyenin kendi parçalarını yapıp, dinlenmesini görmek, paylaşmaktan daha fazla haz verecek hiçbirşeyin olmadığına inanıyorum.

Kuzey Kıbrıs’ta şu andaki müzik piyasasını nasıl değerlendiriyorsun?

Benim gördüğüm kadarıyla insanlar canlı müzik dinlemeyi seviyorlar. Rock müzik çok rağmette olmasa da popüler müzik oldukça ilgi görmekte.

Rock müzik yapan bir sürü genç müzisyenin yetiştiğini görüyorum. Sanıyorum ilerleyen zamanlarda da tercihler ayrılacaktır. Ama insanımızın hala daha canlı müziğe değer verdiğini ve desteklediğini görmek güzel.