Ergenekon Kıbrıs Türkleri içinmi kuruldu

İkinci ''Ergenekon'' davasının tutuksuz sanığı Erol Mütercimler, Emekli Tümgeneral Memduh Ünlütürk'ün kendisine “Ergenekon'un ilk olarak 1950'lerin ortasında Kıbrıs'ta Türkleri korumak için kurulduğunu” söylediğini aktardı.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ndeki küçük salonda görülen duruşmada savunmasına devam eden tutuksuz sanık Erol Mütercimler, ''Ergenekon''un varlığını ilk olarak 1991 yılında bir suikast ile hayatını kaybeden emekli Tümgeneral Memduh Ünlütürk'ten duyduğunu söyledi.

Memduh Ünlütürk ile 26 Nisan 1988'de bir spor etkinliği için bulundukları Ankara'da Gazi Orduevi'nde karşılaştığını ve orada kendisiyle sohbet ettiğini anlatan Mütercimler, şöyle devam etti:

''Ünlütürk bana Ergenekon'un ilk olarak 1950'lerin ortasında Kıbrıs'ta Türkler'i korumak için kurulduğunu söyledi. Ünlütürk ayrıca Ergenekon'un Alparslan Türkeş, Turgut Sunalp ve pek çok askerin katılımıyla kurulduğunu belirtmişti. Ünlütürk, bana 'Ergenekon'un 1960'tan sonra Türkiye'ye taşındığını ve 1983'te kepenklerini kapattığını' söylemişti.''

Emekli Tümgeneral Memduh Ünlütürk'ün bahsettiği 'Ergenekon' yapılanması içerisinde yer aldığını iddia ettiği bazı isimleri de sıraladığını belirten sanık Mütercimler, o isimleri şöyle sıraladı:

''Bana, (Ergenekon yapılanmasında) 'Profesörler Aydın ve karısı ile Ayhan, Salih, doktorlar Asım, Sebahattin, Köseoğlu, medyadan da gazete sahipleri iki ayrı Kemal, Mithat ile Ergun, emniyetçilerden Şükrü, iş dünyasından ise Kumaşçı Murat, Hacı bey, İbrahim, Aydın, Kadir ve Bekir var' demişti. Ayrıca Meclis'te her partiden politikacılar olduğunu söyledi. Bu politikacılar için 'Biz seçtirirdik' ifadesini kullandı. Ayrıca 'önemli valiler var, bize hizmet ederlerdi, bu valilerin içinden çok sayıda politikacı ve senatör çıktı' bilgisini verdi.''

Mütercimler, emekli Tümgeneral Memduh Ünlütürk'ün kendisine aktardıklarını 1997'de bir toplantıda açıkladığını, çok eleştiri aldığını ve bir daha bu konu ile ilgilenmediğini dile getirdi.

Emekli Tümgeneral Ünlütürk'ün kendisine anlattıklarını aktardığını ifade eden Mütercimler, bu konuyla ilgili hiçbir zaman kitap yazmadığını çünkü bazı çelişkiler gördüğünü söyledi.

SANIK TUNCAY ÖZKAN'IN SORUSU

Sanık Mütercimler'in savunmasını bitirmesinin ardından tutuklu sanık Tuncay Özkan, Mütercimler'e soru sormak için izin istedi.

Başkan Hüseyin Özese'nin izin vermesi üzerine sanık Özkan, ''İddianamede, Erol Mütercimler'in ifadesinde belirttiği oluşumun, 'Ergenekon' terör örgütü varlığının başlangıcı olduğu kabul ediliyor. Bana da gözaltına alındığımda 'Madem böyle bir yapılanma duydun da, bir gazeteci olarak üzerine gitmedin mi?' diye sordular. Ben de Erol Mütercimler'e, ifadesinde belirttiği yapılanma ile alakalı olarak Memduh bey dışında herhangi birisinden kendisine bir anlatımı olup olmadığını sormak istiyorum'' demesi üzerine sanık Mütercimler, Göztepe'de başka bir suikasta kurban giden eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Kemal Kayacan'ın da bu konuda anlatımları olduğunu söyledi.

Mütercimler, Kayacan ailesinin evinde büyüdüğünü, onların adeta çocuğu gibi olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti:

''Susurluk Konferansı sırasında yaptığım konuşmada '12 Mart'ta neden deniz subaylarının tasfiyesini engellemediniz?' diye sordum. O da 'Sen bizim güçlü olduğumuzu mu düşünüyorsun? Bizden yukarıda öyle bir örgüt var ki sen bizim rütbemizin 'Or' olmasının bir önemi olduğunu mu sanıyorsun?' yanıtını verdi.

Ben de 'Ergenekon' diye bir oluşum duyduğumu fakat ciddiye almadığımı söyledim. O da 'O örgütü ciddiye alacaksın. Her şeyi tezgahlayan örgütün adı odur' diye karşılık verdi.''

Bunun üzerine sanık Tuncay Özkan, ''O zaman bu söz, 'Ergenekon'u tescilleyen bir söz. Doğru mu anladım?'' diye sorması üzerine Mütercimler, ''Kayacan'ın Ergenekon'un temel yapısını bilmediğini ve içerisinde olmadığını çıkardım ben. Bu da benim yorumumdur'' ifadelerini kullandı.

SANIK EMİN ŞİRİN

Duruşmada savunması alınan tutuksuz sanık Emin Şirin, söz konusu davada yargılanan bazı sanıklarla irtibatlı olmakla, milletvekili olduğu dönemde soru önergesi vermekle ve AK Parti'ye kapatma davası açılması için yoğun çaba sarf etmekle suçlandığını ifade ederek, hakkındaki atılı suçlamaların hiçbirini kabul etmediğini söyledi.

Sanık Şirin, 3 Kasım 2002 yılında AK Parti'den milletvekili seçildiğini belirterek, yaklaşık 9 ay sonra AK Parti'den ayrılarak bağımsız olarak milletvekilliği görevini sürdürdüğünü kaydetti.

Daha sonra Liberal Demokrat Parti ve Genç Parti'de siyasi hayatını sürdürdüğünü söyleyen Şirin, ''Benim hem AK Parti'de milletvekili olduğum dönemde hem de bağımsız olduğum dönemde verdiğim soru önergelerim var. Vermiş olduğum soru önergelerim ve bu davadan önce tanışmış olduğum bazı sanıklarla irtibatlı olmamdan dolayı terör örgütüne üye olarak suçlanmak aklıma dahi gelmezdi. Soru önergesi vermek bir milletvekilinin asli görevidir'' ifadelerini kullandı.

''AK Parti'ye kapatma davası açılmasına yönelik hiçbir davranışım ve eylemim yoktur'' diyen Şirin, ayrıca AK Parti'de yer alan milletvekillerine bulundukları partiden ayrılması yönünde bir çalışmasının olmadığını ifade etti.

''AK Parti'den ayrıldıktan sonra Meclis çatısı altında bir grup kurma çalışmasının gizli bir eylem olarak yansıtıldığını'' da öne süren Şirin, ''Halbuki söz konusu grup çalışması bırakın gizli olmasını aleni ve birçoğu basına açık bir çalışmaydı'' dedi.

Şirin, hiçbir yasa dışı grup veya örgüt içerisinde yer almadığını, 'Ergenekon' örgütünün var olup olmadığını bile bilmediğini ifade ederek, bu örgütün adını soruşturma sırasında duyduğunu ifade etti.

Sanık Emin Şirin'in savunmasını tamamlamasının ardından mahkeme heyeti duruşmayı 2 Şubat Perşembe gününe erteledi.