Küçük, Çiçek ile görüştü

Başbakanlıktaki görüşmede, Başbakan İrsen Küçük'ün sıkıntılı bir dönemde bu ziyareti gerçekleştirdiğine dikkati çeken Çiçek, ziyaretin önemli gelişmelere vesile olmasını ümit ettiğini ifade etti.

Türkiye'nin KKTC ile ilişkilerinin menfaat ve çıkar ilişki olmadığını, özünde kardeşliğe dayandığını söyleyen Çiçek, Türkiye olarak KKTC'de yaşayan insanlara kardeşleri olarak baktıklarını, sorunlarını kendi sorunları olarak gördüklerini belirtti.

Başbakan İrsen Küçük, saat 18.30’da da Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğa

Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlık binasında saat 17.00’de gerçekleşen görüşmede Başbakan Küçük’e  Dışişleri Bakanı Hüseyin Özgürgün, Maliye Bakanı Ersin Tatar, Ekonomi ve Enerji Bakanı Sunat Atun, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Hamza Ersan  Saner, Ankara Büyükelçisi Mustafa Lakadamyalı  ve teknik heyet eşlik etti.

TC heyetinde ise TC Dışişleri Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu, Müsteşar Yardımcısı Halit Çevik, Genel Müdür Büyükelçi Necip Egüz, Genel Müdür Yardımcısı Kerim Uras, Daire Başkanı Ethem Barkan Öz, Tanju Bilgiç, Nezihi Özkaya ve Halil İbrahim Akça yer aldı.

KÜÇÜK

Başbakan İrsen Küçük,  KKTC’ye her zaman ayrı bir ilgi gösteren Cemil Çiçek ve ekibine teşekkür ederken, “Ne zaman başımız sıkışsa, her zaman başvuracağımız makam Ankara’dır” dedi.

Küçük, “ Son gelişmeler hepimizi üzmüştür. Hükümet olarak, mitingin ardından anında açıklama olmuştur.  Belki daha etkili olabilirdi. Kıbrıs Türk halkının büyük bir çoğunluğu, Anavatanına bağlıdır, Anavatan olmadan KKTC olmayacağını bilir” diye konuştu.

Küçük şöyle konuştu:

“KKTC’yi kuran parti biziz... Bununla da övünürüz. Ben de milletvekiliydim ve oy verdim. Yaşatılması için ben de oy verdim. Yaşatılması için bütün gayreti göstereceğiz.”

Anavatan Türkiye ile ilişkilerin en üst düzeyde olması için elden gelen katkıyı koyacaklarını ifade eden Küçük, Türkiye’ye yönelik söylemlerin ve haksız eleştirilerin artık durması gerektiğini dile getirdi.

Küçük, “Eylem haktı ama bunun dozunu kaçırmamak gerekir” dedi.
Pankartların halkın bütününü üzdüğünü ifade eden Küçük, Türkiye’den anlayış beklediklerini kaydetti.

Ekonomik sorunlar olabileceğini dile getiren Küçük, açıklamalarla siyasi sorunlar doğabileceği uyarısı da yaptı.

ÇİÇEK

Türkiye Devlet Bakanı Çiçek de, KKTC ile TC ilişkilerinin özü kardeşliğe dayanan bir ilişki olduğunu, menfaat ve çıkar ilişkisi olmadığını belirterek, Anavatan Türkiye olarak KKTC halkına kardeşleri olarak baktıklarını, sıkıntıları kendi sorunları olarak görmediklerini ifade etti.

Bütün TC hükümetlerinin ve 8 yıldır kendi hükümetlerinin hedefinin Kıbrıs Türk halkının refahı, mutluluğu ve huzuru olduğunu kaydeden Çiçek, birbirleriyle olan ilişkilerinde de söylenenlerin dostça tavsiyeler olduğunu söyledi.

28 OCAK GÖSTERİLERİ

“Yaşananları yaşanmış varsaymakla birlikte bir değerlendirme yapılmasında da yarar var” diyen Cemil Çiçek, 28 Ocak’ta yapılan gösterilerde yaşananların kendilerini üzdüğünü vurguladı.

TC’yi suçlayan ve hakaret içeren pankartlar açıldığını, bunların mazur görülmesinin mümkün olmadığını söyleyen Çiçek, “Bir avuç olsalar  bile meydandaki 15 bin kişi buna bir şey demez ve TC’den yapılan açıklamalar karşısında da dost saydığımız birçok insan 5-6 gün sonra açıklama yapıldı derse, bu üzücüdür” dedi.

Çiçek, “mitingden sonra açıklama yapılmış olması halinde TC’nin hissiyatına tercüman olunmuş olacağını ve onların da açıklama yapmak zorunda kalmayacağını” vurguladı.

KKTC aleyhine dünyanın neresinde açıklama yapılırsa yapılsın Türkiye’nin hiçbir şeyi düşünmeksizin anında cevap verdiğini, bunun kardeşliğin gereği olduğunu belirten Çiçek, “Bir sıkıntı yaşanmıştır. Umut ederim ki bundan sonraki gelişmelerde de herkes demokratik hakkını kullanır. Bir hak kullanılması farklıdır. Ama bir hak kullanırken başka ülkelerin hakkına hukukuna saygı göstermek esastır” dedi.

“Beklentilerinin, bu tür olaylar karşısında tüm devlet yetkililerinin kendileri nasıl KKTC’yi savunuyorsa, TC ve KKTC bayrağının olmadığı, Rum bayraklarının pervasızca dalgalandığı bir ortamda TC’ye yönelik hakaretler karşısında bir şeyler demesi olduğunu” belirten Çiçek, herkesin demokratik hakkını kullanması, ama ölçüyü kaçırmaması gerektiğini söyledi.

Çiçek, “dikkat çeken bir başka konunun da Rum AKEL partisinin mitingden bir gün önce ve bir gün sonra açıklama yaparak protestoları desteklemesi olduğunu” kaydederek, karşı taraf anında açıklamalar yaparken, 5-6 gün sonra açıklama yapılmasının kendilerini üzdüğünü yineledi.

Bu durumun Rumları sevindirdiğini belirten Çiçek, “onların baştan beri niyetinin, hem güneyden, hem de kuzeyden uzantıları aracılığı ile TC ile KKTC arasını bozarak arzu edilmeyen sonuçların çıkmasını sağlamak olduğunu” ifade etti.

Çiçek, “Bunu önlemek de, oradaki kardeşlerimize, yetkililere ve bizlere düşer diye düşünüyorum. Gelecek dönemde böyle değerlendirileceğini ummak istiyoruz” dedi.

KARŞILIKLI PROTOKOLLER

KKTC’ye yönelik olarak hem diplomatik, hem siyasi, hem de ekonomik olarak büyük çaba harcamakta olduklarını vurgulayan Cemil Çiçek, ekonomik ilişkilerin karşılıklı başbakanlar ve bakanların imzaladıkları protokollerle yürütülmekte olduğunu belirtti.

“Ben kendi dönemimde üç ayrı başbakan ile; Soyer, Eroğlu ve sizinle bu protokolleri imzaladım “ diyen Çiçek, şöyle konuştu:

“Sanki bu protokol ilk defa sizin döneminizde uygulandı. Sanki bu tedbirlere dün ihtiyaç yoktu, 3 yıl evvel ihtiyaç yoktu da sizin döneminizde ortaya çıkmışcasına ve Ankara’dan talimatla ortaya konulan tedbirler olduğu ortaya konuyor. Sayın Soyer’in de bunlar yapılmalıdır diye imzaları var. Sayın Cumhurbaşkanının başbakan sıfatıyla yaptığı iki protokol var. Bu tedbirler geciktikçe sizin sıkıntılarınız da artıyor. Biz size her türlü desteği verdik ve vermeye de devam edeceğiz. Ama bu protokollerde TC’nin katkıları da bellidir. Protokollerin ötesinde zaman zaman açık meydana geliyor. Bu tedbirler niye alınamıyor… Belediye, cumhurbaşkanlığı, genel ve parti içi seçimler her  defasında geciktiriyor. İşin boyutu taşınılmaz noktaya geliyor. Bir kısım tedbirler aldınız, bunlar aslında geçmişte alınması gereken tedbirlerdi. Burada ortak bir sorumluluk var. Ama sanki bu yeni çıkmış da TC bunları zorluyor... Bizim sizlerle yaptığımız protokol çerçevesinde gereğini anında yapıyor ve yapmaya devam ediyoruz.

En güçlü devletler bile ekonomik tedbirler aldı ve almaya devam ediyor. Hiçbirşey olmamışçasına tedbirler alınmadığı taktirde KTHY’de yaşananlar ortada. KTHY’de zarar 15-20 trilyonken, tedbir alın dedik, alınmadı. Yılda 5 trilyon kar eden şirket yılda 40 trilyon zarar eden şirkete dönüştü, kapandı, gitti.

Ama bu yara kolay yara değil, benzer kurumlarda tedbir alınmazsa benzer sıkıntılar olur. Biz dostça, kardeşçe yardımcı olmaya çalışıyoruz. “
Çiçek, protokollerin altında imzası olanların da alınan ve alınacak olan tedbirleri desteklemeleri gerektiğini söyledi.

KONFERANS

Ankara’da parti başkanları ve UBP Genel Sekreterinin katıldığı konferans olduğunu ve buna TC’nin davet edilmediğini kaydeden Çiçek, orada birlik olanların KKTC’de de  birlik olmasını ve alınacak tedbirlere destek vermesini istedi.

ERDOĞAN İLE GÖRÜŞME

Başbakan İrsen Küçük, bu  görüşmesinin ardından TC Başbakanı Recep Tayip Erdoğan ile görüştü.

Başbakan’a eşlik eden bakanlar ve teknik heyet bu akşam KKTC’ye dönecek, Ekonomi ve Enerji Bakanı Sunat Atun  ise İstanbul’a gidecek.
Başbakan İrsen Küçük ise yarın saat 14.00’de TC Devlet Bakanı ve Başmüzakereci  Egemen Bağış ile bir araya gelecek ve yarın akşam KKTC’ye dönecek.

ile bir araya gelecek.