Hüseyin Ekmekçi

Bu ülkede maalesef herkesin bir “gizli dosyası” var. Bunu da günü gelince ortaya çıkarmaktan çekinmiyor…

Bir “dosya” da Din İşleri Başkanlığı’na atanan Sayın Talip Atalay’dan çıktı…

“Bu ülkede imam hatip lisesi yok…”

Bu bile, bu ülkede değişen nüfus yapısı ve ortaya çıkan ihtiyaçları gösteriyor ama bu ayrı bir yazı konusu…

Ancak, Sayın Talip Atalay’ın nasıl bir sürecin sonunda Din İşleri Başkanı olduğunu da unutmamak gerekir…

Üstelik Talip Atalay’a sağlanan “sosyal” haklar, daha önceki müftüler Ahmet Yönlüer ve Yusuf Suiçmez’e de sağlanmamış… Konu bildiğim kadarıyla mahkemelik…

Sayın Atalay uzun yıllar KKTC’den uzak kalmış...

Ama belli ki bu uzak kalış sırasında da burayı, buranın geleneklerini, ihtiyaçlarını unutmuş, Türkiye’ye adapte olmuş…

Şimdi burada bunların eksikliğini hissediyor...

Baksanıza sloganlara:

“Her Köye Bir Cami”

“KKTC’ye İmam Hatip Lisesi…”

Taşeronlar devrede

Bu ÖRP’yi de hayretle izliyorum…

Hem Sayın Mustafa Gökmen, hem de sayın Turgay Avcı, parlamento içerisindeki AKP gibi…

Kıbrıs Türkü, Kıbrıs Türkü’nün ne istediği, ne düşündüğü iki vekilin hiç de umurunda değil.

Meclis kürsüsüne iki vekil de sık sık AKP’lilerin aktardığı birçok konuyu kullanmak için çıkıyor…

Kıbrıs Türkü’ne “tembel” mi deniyor, hemen destek…

Sayın Büyükelçi bir konuda mı eleştiriliyor, “Hemen arka çıkma…”

Din İşleri Başkanı cami, külliye, imam hatip lisesi mi istiyor, hemen destek…

Ya Kıbrıs Türkü…

Hani oylarını aldığınız insanlar…

Kıbrıs Türkü’nü “dinsiz, tembel” diye aktarmak, “maneviyattan yoksun göstermek” kime ne yarar sağlar ki?

Üzüldüğüm nokta, ÖRP’nin son dönemde izlediği bu politika…

“AKP taşeronluğu…”

Oysa kendini ifade edemiyor mu AKP?

Şapel’in gör dediği

Dün saat 11.00 gibi yola çıktım, hedefimde Nuhun Gemisi Otel vardı…

Şapel yıkımı ile gündeme gelen otel 85 bin metrekare kapalı alanı bulunan dev bir tesis…

Gerçekten dev bir tesis…

Eksen İnşaat’ın bitirme aşamasına getirdiği otelde son rötuşlar yapılıyor.

Çiçekler dikiliyor… Sahil düzenlendi…

Çim saha maç yapılabilecek düzeyde…

610 anahtarlı bir otel…

Aynı anda binin üzerinde insanı ağırlayabilecek oda, konferans salonu, eğlence merkezleri…

KKTC’nin en büyüğü mü bilmiyorum ama kocaman bir aqua park…

Ve bu güne kadar istihdam sağlanan ve 3 aydır eğitim verilen otel personeli…

Bu personelin yüzde 73’ü ise KKTC vatandaşı…

Önce Nuhun Gemisi Hotel’in yönetim kurulu başkanı Tunç Ertan beyle bol bol sohbet ettik…

Sonra ilk çivinin çakıldığı günden bu güne kadar büyük emek veren KKTC Yatırımlarından Sorumlu Müdür Gürel İnan ile adım adım oteli gezdik…

En alttaki gıda soğutma odalarından yemekhaneye…

En üst kattaki bardan, kral dairesine, normal standart odalara kadar…

Günlerdir “yıkılan şapel” ile tartıştığımız bu otel aslında bir mimari harikası…

Umarım, turizme ve bölgeye katkısı da ihtişamlı yapısı gibi olsun…

Bu oteli tartışırken, “yıkılan şapelden” ayrı düşünmemiz gerekiyor.

Büyük bir emek…

İnce bir işçilik…

Dağın tepenin eteğinden çıkan 610 odalı dev bir otel…

Büyük bir eğlence merkezi…

Herkesin gezip görmesi gerektiğini düşünüyorum…

Çok etkilendiğimi belirtmek isterim.

Emeği geçenleri de kutlamak istiyorum…