Harun Denizakan

12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
Harun Denizakan

Aşkın ne yaşı olur, ne de makamı

15 Eylül 2011 Perşembe Saat 11:36

Düşünürler boşuna söylememişler. Aşk aştır,aşkla oyun olmaz. Yani; aşkın ne yaşı olur ne de makamı. Nerede karşınıza çıkacağı hiç belli olmaz. İşte Önceki gece Dilek Kırıcı’nın kanal T’de yayınlanan canlı yayın programı "Açık Oturum"da başına gelen böyle birşeydi. Geçen akşam Dilek Kırıcı’nın programına telefonla katılan bir izleyici Dilek Kırıcı’ya öyle bir soru sordu ki; izleyicilerin nefesleri tutuldu. Özel hayatı ile ilgili sorulan  soruya Dilek Kırıcı yanıt vermedi belki ama inkar da etmedi. 14 yıldır kendi içinde gizli gizli yaşadığı bir aşkı nasıl inkar edebilirdi ki?

 

Programında yaşanan hepimizin başına gelebilecek meslek kazasıdır. Dilek Kırıcı inkar etmedi ama özelimi açıklamak konuşmak zorunda değilim dedi. Zaten bu ilişkiyi bu ülkede konuşmayan mı var? Her şeye rağmen  Ferdi beyin Başbakan olduğu dönemde bile Dilek Kırıcı bu konuyu kimseye istismar ettirmedi. Uzun yıllara dayanan bir tutku, bir aşk var.  Bu zamanda iki yetişkin insan bunca yıldır bu kadar soruna rağmen yıllardır aşklarını koruyarak yaşadıysa  bize de susmak yakışır.

 

GARGA’DAN AL HABERİ

DÜRÜST’ÜN KAFASI ÇOK BOZUK

 

Bunca yıldır Kemal Dürüst’ü iyi tanıyoruz. Siyasete girdiği dönemden beridir onun bu denli kızgın olduğunu ilk kez görüyoruz. Dürüst; mütevazi ve sevecen kişiliği ile tanınan birisidir. Sokakta her gördüğü kişiye selam veren ve nasılsınız diye hitap etmeyi bugüne dek hiç aksatmadı. Ama Kemal Dürüst’ün son günlerde belliki partisi ile bir problemi var. Birileri ona zorla birşeyler yaptırmaya çalışıyor. O yine sokaktaki halini aksatmadan sürdürüyor ama telefonlarına ve gelen ziyaretçilerine eskisi gibi sıcak davranmıyor. Dün makamına gidip onu ziyaret etmek isteyenler saatlerce bekledi. Belediye başkanlarından tutun da, hentbol federasyonu yetkililerine kadar Milli Eğitim gençlik ve spor bakanlığında ağaç oldular.

 

AV KORUMA GÖREVLİLERİ GÖZ AÇTIRMIYOR

Ne dersek diyelim. Nasıl yorumlarsak yorumlayalım. Bu bizim ülke gerçekten çok garib bir ülke. Ama bir gerçek daha var ki, Kıbrıs Türk halkı yermesini de sevmesini de biliyor. Galiba bizim tek sorunumuz çok erken unutuyoruz olumsuzlukları.

 

Ülkeyi bir istihdam kavgasıdır sardı gidiyor. İlçe başkanları, milletvekilleri, bakanlar, örgütler birbirine girmiş. Vay sen neden fazla kontenjan aldın, vay onu işe neden aldın da benimkini almadın, suçlamalar ve sonu istifa tehditlerine varan bir cadı kazanıdır kaynıyor. Aslında sözünü ettiğimiz insanlar hem bir kazanda kaynamıyor hem de ayrı kazanlarda kaynamıyor. Söylenenler kısa sürede unutuluyor veya sineye çekiliyor veya umut dünyası deyip beklemeye devam ediliyor.

 

Garga’larımız bunlardan sizleri hep haberdar ediyor sizlerle paylaşımını sürdürüyor.
Av koruma görevlileri de alınırken veya seçilirken ve veya torpillenirken üstte yazdıklarımızın tümü gerçekleşmişti. Ama gelin görün ki kısıtlı imkanlarına rağmen işin hakkını veriyor av koruma görevlileri. Kara deniz dağ taş farketmiyor. Her ihbarı anında değerlendiriyorlar. Ve eğer siyasiler müdahaleci olmazlarsa görevlerini gözlerini kırpmadan kulaklarını tıkamadan yapacaklarına hiç şüphe yok. Bu da bunca olumsuzluklar içerisinde ülkede olumlu gelişmelerden biri. Özellikle pulya döneminin yaklaştığı bu günlerde ağ gibi, ökse gibi araçlarla yasak olan bu avı yapanlar illallah çekmiş koruma görevlilerinden.

 

GARGA’DAN SIR ÇIKMAZ

SAYIŞTAY GÖZ AÇTIRMIYOR

Başlıkta da belirttiğimiz gibi sayıştaylık hiçbir devlet kurumuna göz açtırmıyor. Yıllardır bu mesleğin içerisindeyiz kimse kusurumuza bakmasın ama ilk kez sayıştayın devlet kurumlarına göz açtırmadığını görüyoruz. Sayıştay denetçileri denetimlerini yaptıktan sonra  usulsüzlük var ise usulsüzlükleri su yüzüne  çıkartıyorlar. Sayıştayın da görevi bu zaten.

 

Geçmiş yıllara baktığımızda siyasilerin baskısı ile sayıştaylığın tespit ettiği usulsüzlükler bir şekilde bertaraf ediliyordu. İlk kez siyasilerin hükmünün geçmediği bir sayıştaylık yaratıldı. Genç, dinamik ve dürüst sayıştay başkanı Osman Korahan denetçileri ile denetlediği her devlet kurumundan  usulsüzlükler var ise gün ışığına çıkarıyor. Laf aramızda  aldığımız bir bilgiye göre; Sayıştay denetçileri Cumhurbaşkanı Eroğlu göreve geldikten sonra Cumhurbaşkanlığında yaptıkları denetimde Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat döneminde Cumhurbaşkanlığında görev yapan Ersöz Paşa’nın üzerine zimmetli olan Cumhurbaşkanlığına ait dört adet Fotoğraf makinesini Cumhurbaşkanlığında tesbit edemedi.

 

Bunun üzerine sayıştay fotoğraf makinelerini talep etti. Amerikadan alınan ve cumhurbaşkanlığına ait olan fotoğraf makinelerinin parası Ersöz Paşa’nın üzerine zimmetli olduğu için Paşa’nın emekliliğinden kesileceği öğrenildi. Kısacası sayıştay dört fotoğraf makinesinin bile hesabını soruyor. Sayıştay’ın yapmış olduğu denetimler ortaya çıktıkça bizlerde sizlere bu tür bilgileri aktarmaya devam edeceğiz. KKTC tarihinde ilk kez siyasilerin etkili olamadığı tek devlet kurumu sayıştay başkanlığı olmuştur o bakımdan bizlerde bunu sizlerle paylaşma gereği duyduk. Ne olur bu yazdıklarımızı onda bunda anlatmayın!

 

MESAJI OLAN ALSIN

 

Sn.Nevzat ÜSTÜN; Galatasaray'ın üzüntüsünden bankada sürekli söylendiğini söylüyorlar. Daha ilk haftadan başlarsan bütün sezon söylenecen demektir.

 

Sn.Osman IŞIKSAL; Sen de sessiz ve derinden gitmeye çalıştın ama gördüğün gibi Gargalar hemen haber uçurdu. UBP,UBP'lileri istihdam ederken,sen de CTP'li Belediye Başkanı olarak CTP'lileri işe almışsın.Şimdi anladınız mı niye CTP UBP'lileşti dediklerini.

 

Sn.Hüda AKSOY; Pazartesi sabahı HL603 plakalı aracınla başbakanlığa dönmeye çalıştın ama yolun kesik olduğunu hesaba katmadın. Yumuşak bir U dönüşü yaptın. Gargalar anında haberi ulaştırdı.

 

Sn.Enver LEFKONUKLU; Bu kadar zamandır sitem ettin, küstün ama hepsinin boşuna olduğunu anladın artık. Partin sana sahip çıktı ve oğlunun işini yaptı. Artık örgütüne da uğramanı beklerler, haberin olsun.

 

Sn.Süreyya GÜRSES; İktidarda muhalefette hiç durmadan ayni tempoyla çalıştığınızı dünya alem biliyor. Üstelik de bir yere aday da değilsiniz. Sizin işinizin olması kadar da doğal birşey yok. Daha fazla canınızı yemeyin ve üzülmeyin.

 

Sn.Ertan ÇINAR; Teşkilat işlerini sevdiğinizi biliyorduk da bu kadar aktif olacağınızı bilmiyorduk. Yine eski aktif günlerinize döndüğünüzü söylüyorlar. Allah güç versin.

 

Sn.Hasan TAÇOY; Bakıyorum da Zorlu Töre ile beraber Saray'dan çıkmıyorsun. Her gün uğramadan geçmediğin söyleniyor. Bu arada saraydaki bayram tebriği sırasında gençlik kollarına söylediklerin gençleri kırdığı gibi üzdü. Kaş yapayım derken göz çıkardın. Haberin olsun.

 

Sn.Osman KORAHAN; Hade gözün aydın, yakında Sayıştay'daki personel eksiliği gideriliyormuş. Devletteki ender güvenilir kurumlardan biri olan Sayıştaylığın bundan sonra denetimlerinin artmasını bekliyoruz.

 

Sn.Saffet NADİRİ; Sana yazacak mesaj bulamıyorum. Biraz burnunu dışarı çıkart.

 

Sn.Hulusi HARPER; Yapılan istihdamlarla ilgili olukça sitemkar olduğunuzu yakın arkadaşlarına söylemişsiniz. İstifa edeceğinizi söylüyorsunuz ama bizce istifa etmenize gerek yok, zira istifa ettiğinizde hiçbirşey elinize geçmeyecek. Siz en iyisi Kasım'daki 2. parti için şimdiden girişimleriniz yapın.

 

Sn.Ferdi Sabit SOYER; Size karşı parti içinden sessiz ve derinden operasyon mu var. Biraz araştırın bakalım altından kimler çıkacak biz da merak ediyoruz. Neden illa da şimdi?

 

Sn.Kemal DÜRÜST; Son günlerde moralinizin bozuk olduğu gözlerden kaçmıyor. Sizi ilk kez sinirli ve akresif görüyoruz. Acaba ne oldu diye merak etmiyoruz çünkü kokusu çıktı bile. Birileri size dayatma işler yaptırmaya çalışıyor. Siz de buna boyun eğmiyorsunuz. Merak ettiğimiz tek şey acaba bu baskılara daha ne kadar dayanacaksınız.?

 

Sn.Ünal ÜSTEL; Bizden söylemesi bütün gözler üzerinizde. Gaziantep seyahatiniz fiyasko ile so

Bu yazı toplam 19180 defa okunmuştur
YORUMLAR
Bu Makaleye Yorum Yapılmamış.
KIBRIS GÜNDEMİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2008 - 2021 | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Mail : | Yazılım: Doğru Ajans