Reşat Akar

12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
Reşat Akar

Ekim’den sonra Kasım 26.09.2011

26 Eylül 2011 Pazartesi Saat 12:29

Doğal gaz sondaj çalışmalarının gölgesinde ‘aşk  kaçamağı’ yapılabilir mi?..
Yapılamaz...
Yani, Eroğlu ile Hristofyas, ekim ayındaki New York zirvesine kadar Kıbrıs sorununun çözümü konusunda uzlaşıya varamaz...
Tam tersi; o güne kadar, taraflar arasında daha ciddi gerginliklerin yaşanması söz konusudur...
Piri Reis; Kıbrıs açıklarında sondaj çalışması yapamaz...
Arızalı motoruyla, donanma eşliğinde 12’nci parsele kadar yaklaşırsa, Rum tarafını, İsrail’i ve ABD’yi rahatsız eder...
Sadece o kadar...
Bu rahatsızlığın, sıcak bir ortama dönüşmemesini dileyelim...
Kıbrıs’ta zaten yarım asırdan beri çatışmaların yarattığı sıkıntılar yaşanıyor...
Artık bunların sona ermesi ve adada yeni bir sayfanın açılması gerekiyor...
Barışın gelmesi, sadece Kıbrıs’ta yaşayan insanlar açısından değil, iki anavatan açısından da son derece önemlidir...
İşte o nedenle; ekimden sonraki zirvenin, mümkün olan en kısa sürede yapılması ve bu kez tüm garantörlerin masada olması gerekir...
Türkiye, Yunanistan ve İngiltere’nin katılmayacağı toplantılarda, Kıbrıs sorununun çözümüne yönelik kararların alınabilmesi söz konusu değildir...
Hristofyas’ın “gazı bulalım, Kıbrıslı Türkleri de bir şekilde memnun ederiz” sözleri ne kadar inandırıcı değilse, Piri Reis’in, Kıbrıs açıklarında petrol arayacağına ilişkin beklentiler de gerçekçi değildir...
Türk tarafının bu konuda hazırlıksız yakalandığını kabul etmek zorundayız...
Bazı insanlar her ne şart altında olursa olsun “biz yaparız, biz ederiz” gibi sözlerden hoşlanabilirler...
Hatta; Piri Reis’in arızalı bir şekilde denize açılmasını “Rum’a şamar” olarak nitelendirebilirler...
Ancak; kendi kendimizi kandırarak bir sonuca varamayız...
Rum tarafının tek yanlı petrol ve doğal gaz arama girişlimleri doğru değildir...
Bu görüşü yıllardan beri ‘hiç sapmadan’ ortaya koyuyoruz...
Kıbrıs sorunu çözümsüz kaldığı sürece tek yanlı girişimler hiç kimseye fayda sağlamaz...
Ortamın daha da gerilmemesi için, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin bu duruma müdahale etmesi gerekir...
Genel Sekreter’in bir önemli sorumluluğu daha vardır...
Ekim ayındaki zirveden hiçbir sonuç alınamayacağını şimdiden kabul ederek, kasım ayı için, tüm ilgili taraflara davet yapmaktır...
İki toplumun liderleri ve üç garantör aynı masa etrafında buluşturulmalı ve sonuç alıncaya kadar toplantılar devam etmelidir...
Aksi halde Akdeniz’in bu güzel adası yeni acılarla yüzleşir...
Ve yazık olur!..

Bu yazı toplam 13834 defa okunmuştur
YORUMLAR
Bu Makaleye Yorum Yapılmamış.
KIBRIS GÜNDEMİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2008 - 2021 | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Mail : | Yazılım: Doğru Ajans