Hüseyin Ekmekçi

Sanayi bölgeleri ile ilgili gelmiş geçmiş hükümetlerin tavrını anlayamıyorum.

Allah aşkına, neden “siyasiler”, bu kadar seviyor sanayi bölgelerini?

Rantı için mi?
Zaten arsaları dağıtıyorsunuz istediğiniz gibi…

Bari sonrası için “aradan” çekilsin devlet…

Neden mi?

Son bir haftada yaşadığımı anlatayım size…

Önce Haspolat Sanayi Bölgesi’nden bir telefon aldık.

“Gelin, burası pislik yuvası” dedi bir yatırımcı…

“Yatırımcıysa unut gitsin” diye bir başlık atarak, aslında bu ülkede yatırımcılara önem verilmediğini anlatmak istedik.

Bakar mısınız?

Sanayi sitesi sakinleri, “Yollar berbat” diyor, Karayolları Dairesi Müdürü, “Kaynak yok” diyor…

Sanayi sitesi sakinleri, “Pislik neredeyse hastalık yayacak boyuta geldi” diyor, Lefkoşa Türk Belediyesi Başkanı, “Yetki bizim değil, Sanayi Dairesi’nin” diyor.

Velhasıl, tüm yollar Sanayi Dairesi’ne çıkıyor…

Bu haberi yaptık ya…

Bir telefon da Mağusa’dan…

“Yetiş Havadis…”

“Ne oldu” diyoruz…

“Haspolat Sanayi Bölgesi de bir şey mi? Mağusa’nın göbeğinde sanayi bölgesi dökülüyor” diyor…

Ekibimizi oraya gönderiyoruz.

Orada da benzer feveranlar.

Yine yollar Sanayi Dairesi’ne çıkıyor.

Mağusalı site sakinlerinin derdini yazdık, bu kez bir telefon Alayköy Sanayi Sitesi’nden…

“Orası daha yeni değil mi?” diye soracak oluyorum…

Peeeeee… Bir dokun bin ah işit.

Ne yolunda ne suyunda ne elektriğinde ne düzeninde ne intizamında hayır var.

Nereden tutsan dökülüyor anlayacağınız…

Ne düzen var ne intizam

Bir devlete ait sanayi sitesi bu kadar mı kötü olur?

Bu insanlar KDV ödüyor, kira ödüyor, vergi ödüyor…

Adam çalıştırıyor… Sosyal Sigorta, İhtiyat Sandığı yatırımı yapıyor…

Biri çıksa, dese ki “Ben hizmet almadığım için vergi de vermeyeceğim” inanın anlayacağım.

Yeter ya…

Sanayi Odası “enayi” mi?

Şimdi gelelim, zurnanın “zırt” dediği yere…

Bu ülkede, yerli üreticiyi bir araya getiren Sanayi Odası var…

Bu birlik yıllardır adeta (teşbihte hata olmaz derler) bas bas bağırıyor…

Ne diyor?

“Sanayi bölgelerinin yönetimini bize verin.”

Enayi mi bu insanlar?

O kadar dertle boğuşurken, neden bir de buraların yönetimini istiyor…

Çünkü cevabı basit:

“Bıktı insanlar…”

Sanayi bölgelerindeki pislikten;

Düzensizlikten;

Partizanlıktan;

Rant kavgasından…

Neden verilmiyor?

Bu sorunun cevabını açıkçası ben de merak ediyorum.

Neden sanayi bölgelerinin kontrolü “yasa ile” devredilmiyor.

Dünyanın birçok yerinde sanayi siteleri, özerk meslek örgütleri tarafından yönetilirken, bizde siyasetçi yetkisini neden paylaşmıyor.

Hoşuna mı gidiyor acaba her Allah’ın günü gazetelerde “Sanayi bölgelerinin tel tel döküldüğü” haberlerini okumak.

Sanayi Odası’na yasa ile devredilsin buraları…

Yasa ile sanayi bölgesi sakinlerinin sorumlulukları da belirlensin…

Aidatlar ödensin…

O zaman görelim bakalım “devlet” mantığında mı daha iyi olacak buraları, yoksa site sakinlerinin yönetiminde mi?