TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTLİĞİ PLATFORMU: “ŞİDDET BUGÜN DE MİLYONLARCA KADINA YÖNELİK OLARAK DEVAM EDİYOR”
Lefkoşa, 25 Kasım 16 : Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Platformu, 25 Kasım’ın, kadına yönelik şiddete karşı dayanışma ve direnişin yükseldiği gün olduğunu bildirerek, yıllar önce Mirabel kardeşlerin özgürce düşünmeleri ve düşüncelerini ifade etmelerini engellemek için uygulanan şiddetin bugün de milyonlarca kadına yönelik olarak devam ettiğini vurguladı.
Platformdan yayınlanan 25 Kasım mesajında, KKTC’de önemli bir sorun olan aile içi şiddetin, devletin gerekli önlemleri almaması nedeniyle can almaya devam ettiği, kadınların şiddetin kıskacından özgürleşmesinin zorlaştığı ifade edildi.
“SIĞINMA EVLERİ VEYA ÖNLEYİCİ ÇALIŞMALAR YERİNE YENİ MAKAM ARAÇLARI”
Mesajda, kamusal kaynakların şiddet gören kadın ve çocukların sığınacağı sığınma evleri ve şiddet önleyici birim ve çalışmalar yerine lüks makam araçlarına harcanmasının kabul edilemez olduğu ve bunun, devletin şiddete ve şiddetin artan devamına göz yumması demek olduğu savunuldu.
Mesajda ayrıca, ekonomik yönden şiddete uğrayan kadınlar, kayıt dışı ekonomide ucuz iş gücü olarak emek sömürüsüne uğramasına, sendikasız ve sigortasız olarak güvencesiz ortamlarda çalıştırılan kadınların artmasına, ayrıca gerek işyerleri, gerekse örgütlerinde mobbinge maruz kalan kadınların bezdirici yöntemlerle çalışma yaşamından uzak tutulmaya çalışılmasına ve emeklerinin hiçleştirilmesi ile karşı karşıya kalmasına da işaret edildi.
Lezbiyen, biseksüel ve trans kadınların heteronormatif sistemde, sistematik olarak psikolojik şiddete maruz kaldığı, KKTC’de “seks kölesi” olarak çalıştırılan kadınların, şiddetin her türüyle yüzleşerek insanlık dışı muamelelere düzenli olarak maruz kaldığı belirtilen mesajda, devletin yasaları ve uygulamalarıyla, kölelik sisteminin zeminini oluşturduğu, hatta bundan kâr sağladığı iddia edildi.
Açıklamaya göre, “Gündelik hayatta şiddetin çeşitli türlerine maruz kalan kadınlar savaşlarda da ilk mağdur olanlardır” diye düşünen Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Platforumu aktivistleri Pembe Birinci ve Hüseyin Özinal tarafından Lokmacı Barikatı’nda bir çalışma gerçekleştirildi.
Tüm dünyada ve Kıbrıs’ta savaşlarda ve gündelik hayatta şiddete uğrayan kadınlar için yapılan çalışmada, toplam 9 çeşitli boyutlarda metal yuvarlak halkalar birbirine tutturularak ve üzerinde mor tonlarında ipler gerdirilerek yayaların geçiş yolu üzerine çatılara asıldı.
Söz konusu çalışmada tüm dünyada kadınların din, dil, ırk, cinsiyet, cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği gözetilmeksizin şiddete uğradığı yuvarlak halkalar ile anlatılırken, halkaların birbirine bağlanması ile de kadın dayanışmasının yaşamsal önemi vurgulandı. Mor renk ise feminist politikalara vurgu yapmak için seçildi.
Platform ile birlikte mesaja imza koyan örgütler şunlar:
KTÖS, Feminist Atölye, Feminist Öğretmen İnisiyatifi, YKP-fem, Kuir Kıbrıs, Envision Diversity, Mesarya Kadınları İnisiyatifi, Kıbrıs Dem Genç Kadın, CTP Kadın Örgütü, TDP TOCEK, BKP Kadın Meclisi, Kıbrıs Pir Sultan Abdal Kültür Derneği, POST Araştırma Enstitüsü, Mülteci Hakları Derneği, MAGEM, MAKAMER, DAÜ-SEN, Daü Bir-Sen, Kıbrıs Türk Tabipleri Odası, Tabipler Birliği, Kıbrıslı Türk İnsan Hakları Vakfı, KTAMS, Doğu ve Güneydoğulular Kültür Derneği, Lefkoşa Emekçi İnisiyatifi, YDÜ Özgür Kadın Dayanışması.