İngiltere Avrupa Birliği’ndeki konumunu güçlendiriyor.
Avrupa Birliği Liderler Zirvesi’nden İngiltere konusunda uzlaşı sağlandı.
İngiltere’nin AB’de kalmak için yapılmasını talep ettiği reformlar konusunda varılan anlaşma AB Konseyi Başkanı Tusk tarafından açıklandı.
Tusk; 28 üyenin onayıyla varılan anlaşmanın İngiltere’nin “özel statüsünü” kuvvetlendirdiğini ve yasal bağlayıcılığı olduğunu aktardı.
Varılan anlaşmanın hem AB’nin değerlerini sarsmadığını hem de İngiltere’nin kaygılarını karşıladığını söyleyenTusk, “İngiltere’nin AB’ye, AB’nin de İngiltere’ye ihtiyacı olduğuna derinden inanıyorum.Şimdi karar verme sırası İngiliz halkında” diye konuştu.
AB Komisyonu Başkanı Jean-ClaudeJuncker da varılan uzlaşıyla ilgili ‘adil bir anlaşama’ değerlendirmesi yaptı.
Juncker; ‘Anlaşma, birliğimizdeki çatlakları derinleştirmiyor, aksine köprüler inşa ediyor’ dedi.
Anlaşmaya göre, “emniyet freni” uygulamasıyla, AB ülkelerinden İngiltere’ye gelen göçmenler sosyal yardım sisteminden faydalanmak için 4 yıl bekleyecek.
Uygulama 7 yıl geçerli olacak. İngiltere bu sürenin 7+3+3 olmak üzere 13 yıl olmasını istiyordu.
Diğer AB üyesi ülkelerden yeni geleceklerin alacağı çocuk yardımlarından kesinti yapılacak, göçmenlerin alacağı çocuk yardımları kendi ülkelerindeki seviyede olacak.
Hali hazırda çocuk yardımı alanların hakları ise 2020 yılında sona erecek.
AB’nin yetkilerini artıracak yeni düzenlemeler, İngiltere için geçerli olmayacak.
İngiltere gibi Euro Bölgesi dışındaki ülkeler, ayrımcılığa maruz kalmayacak. İlgili kuralların ihlal edildiği kanaatine varılırsa, acil koruma sistemini devreye sokulabilecek.
İngiltere’nin AB’deki geleceği 2017 sonuna kadar referanduma sunulacak.
İngiltere Başbakanı David Cameron anlaşmayı kabinesiyle paylaşacak.