“21 Ekim’de başlayan UBP Kurultayı’nın 3 aydır devam ettiğini, koltuk kavgası nedeniyle bu süreçte siyasi etik değerler, adalet ve eşitlik olgularının ayaklar altına alındığını” kaydeden Çakıcı, Başbakan İrsen Küçük’ün koltukta kalmak uğruna, sınavsız ve münhalsiz tamamen delegelere yönelik yaptığı 300 istihdam ile ‘Ahmet Kaşif grubuna 6 bakanlık önerildi’ yönündeki gelişmeleri buna örnek gösterdi.
Çakıcı, “Bu süreçte gerek İrsen Küçük, gerekse Ahmet Kaşif, halk yararına ortaya hiçbir proje koymamış, tartışmamışlardır. Öneri yok, plan yok, tek dertleri koltuk. İşin boyutu o kadar uzadı ki artık birbirlerini yemeye başladılar. İki tarafın tek ortak noktası var o da koltuk” dedi.
Mehmet Çakıcı, kurultay sürecinin uzamasının, koltuğunu kaptırma tehlikesi oluşan Bakanların da halka hizmet yerine, başka başka işlerle uğraşmalarına neden olduğunu, alınamayan karar ve önlemler neticesinde ise var olan sorunlara yenilerinin eklendiğini belirtti
“LTB’yi batağa sürükleyen, halkı ise büyük mağduriyete uğratan, yaptığı usulsüzlükler Sayıştay raporlarına yansıyan ve 5 yıla kadar hapislikle yargılanan Cemal Bulutoğluları’nın geç de olsa istifa ettiğini” belirten Çakıcı, Bulutoğluları’nın istifasının yeterli olmadığını, benzer bir süreci ve mağduriyeti halkına yaşatan Başbakan ile Hükümetin de istifasının elzem bir gereklilik olduğunu savundu.
Çakıcı; “Bulutoğluları, nasıl ki zamanında istifa etmeyerek LTB’deki kaosu derinleştirdi ve içinden çıkılmaz bir hale dönüşmesine neden oldu, Başbakan Küçük ile hükümetin halkın önünü açmaması da ülkeyi kaosa ve bilinmezliğe sürüklemektedir” dedi.