23 Eylül 2025 Salı
SON DAKİKA
KIBRIS

Cumhuriyet Meclisi Toplandı (3)

CTP-UBP Hükümetinde Ekonomi Sanayi ve Ticaret Bakanı olarak görev yapan UBP Gazimağusa Milletvekili Sunat Atun, Su Anlaşması ve Projesinin; Kıbrıs Türk halkının gurur duyacağı bir proje olduğuna vurgu yaparak, “Bu proje; çok tartışıla
Yayınlama: 14.04.2016 03:00 Güncellendi: 18.09.2025 06:31 207 okuma
Cumhuriyet Meclisi Toplandı (3)

GENEL KURULDA “SU TEMİNİ VE YÖNETİMİNE İLİŞKİN ANLAŞMANIN ONAY YASA TASARISI” GÖRÜŞÜLÜYOR

ATUN: “SU PROJESİ GURUR DUYULACAK BİR PROJEDİR. ÇOK TARTIŞILAN CTP-UBP HÜKÜMETİNİN ÜLKEYE BIRAKTIĞI EN BÜYÜK KAZANIMDIR”

Lefkoşa, 13 Nisan 16 : CTP-UBP Hükümetinde Ekonomi Sanayi ve Ticaret Bakanı olarak görev yapan UBP Gazimağusa Milletvekili Sunat Atun, Su Anlaşması ve Projesinin; Kıbrıs Türk halkının gurur duyacağı bir proje olduğuna vurgu yaparak, “Bu proje; çok tartışılan CTP-UBP hükümetinin ülkeye bıraktığı en büyük kazanımdır” dedi.

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu, “Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Hükümeti arasında Su Temini ve Yönetimine İlişkin Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunmasına İlişkin Yasa Tasarısını” görüşüyor.

UBP Gazimağusa Milletvekili Sunat Atun, TDP Lefkoşa Milletvekili Mehmet Çakıcı’nın ardından söz alarak, yıllardır aynı hikayeleri dinlediklerini, o yüzden aynı düzeye inemeyeceklerini ifade etti.

Bunun üzerine TDP Milletvekili Mehmet Çakıcı yerinden, “Bana Meclis kürsüsünden hakaret edebileceğinizi, düzeysiz diyebileceğinizi mi sanıyorsunuz” diyerek tepki gösterdi.

Konuşmasına devam eden Atun, Meclis kürsüsünden hep şahsa itam yapıldığını, ispatı olmadığını “atın kalsın” mantığıyla hareket edildiğini, ancak bunun halkı ülkeyi bir yere getirmediğini ifade etti.

Bu projenin gurur duyulacak bir proje olduğunu, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın da bu projeyi taktir ettiğini ifade eden Atun, bu projenin geliştirilmesi için mücadele edileceğine eleştirilmesinin yanlış olduğunu işaret etti.

Demokrasinin işletilmesinin doğru olduğunu ama şahsı yıpratarak projelerin anlaşmaların bozulamayacağını, halkın bunu beklemediğini, halkın kendisine fayda eden icraatları desteklediğini ifade eden Atun, su konusunun gurur duyacağı bir proje olduğunu, bunun da çok tartışılan CTP-UBP hükümetinin ülkeye bıraktığı en büyük katkısı olduğunu vurguladı.

ÇAKICI

TDP Lefkoşa Milletvekili Çakıcı da söz alarak, kendisine sataşma yapıldığını, ancak Atun’un şahsı ve karakteriyle ilgili bir şey söylemediğini, ancak Atun’un “kendi düzeyine inmeyeceğini” söylemesi üzerine söz aldığını kaydetti.

Çakıcı, “Atun’un kendisine hakaret ettiğini” ifade ederek, başka konulara girmek istemediğini, ancak Atun’un “birden bire değişimlerini mi” konuşmasını istediğini sorarak, “Atun kardeşim benim düzeyimi sorgulamak senin haddin değil” dedi.

TÖRE

UBP Lefkoşa Milletvekili Zorlu Töre de, su projesi anlaşmanın bugün onaylanıp uluslararası anlaşmalar içerisine gireceğine inanç belirterek, su projesinin Kıbrıs Türk halkına hediye olduğunu, bu yüzden bu projenin gerçekleştirilmesinin sevindirici olduğunu vurguladı.

Töre, bu yüzden teşekkür edilmesi gerektiğini, ülkede yer alt sularında ciddi sıkıntılar yaşandığını, ürün sağlığının da bozulduğunu, evdeki kullanım sularının sağlık yönünden ciddi sıkıntıları olduğunu anlattı.

Türkiye’den gelen suya ve Anavatan Türkiye’ye şükretmek gerektiğini ifade eden Töre, bu projenin Kıbrıs’taki dört en büyük olaydan biri olduğunu vurguladı.

Töre, bu anlaşmayı kabul edenleri de etmeyenleri de anlayışla karşıladıklarını ifade etti.

DİNÇYÜREK

Bağımsız Gazimağusa Milletvekili Hakan Dinçyürek de, tüm milletvekillerinin görüşlerini dile getirirken düşüncesinin ülkesi olduğuna inanç belirterek, ülkede ve bölgede su sıkıntılarına işaret etti, çölleşmeye karşı mücadele konusunda BM’nin yaptığı çalışmaları anlattı.

Dinçyürek, ülkede su sıkıntısının çok yüksek olduğunu, özellikle bu yaz Türkiye’den gelen suyun kullanılmaması durumunda ülkede içme ve kullanım suyu sıkıntısı çekileceğini, yer altı kaynaklarının çöktüğünü söyledi.

Suyun KKTC’ye gelmesinden önce yapılması gereken ev ödevlerinin dört dörtlük yapılamadığını, bu yönde kendi bakanlığı döneminde de birçok çalışma yaptığını ancak gerekli adımların atılamadığını anlatan Dinçyürek, hükümetin su ve ekonomik protokol ile ilgili yapması gereken birçok iş olduğunu vurguladı, projelerin anlaşmaların çok iyi planlanıp imzalanması gerekliliğine değindi.

Bunlar konuşulması gerekirken başka konuların görüşüldüğünü ifade eden Dinçyürek, su konusunda büyük bir zaman kaybı yaşandığını vurguladı.

Ülkenin artık kısırdöngü tartışmalar içinde kaybedecek zamanının kalmadığını belirten Dinçyürek, “su krizinin” iyi yönetilemediğini ve bedelini halkın ödediğini, yanlış uygulamaların da hükümetin sonunu getirdiğini kaydetti.

Dinçyürek, önemli olanın toplum yararına olan projelerin desteklenmesi olduğunu belirterek, vatandaşın milletvekilinden bunu beklediğini söyledi.

Bugün onaylanacak metinde kendisinin de içine sinmeyen maddeler olduğunu, bunun belediyelerle ilgili bir madde olduğunu ifade eden Dinçyürek, 12. Maddenin yanlış olduğunu, pratikte karşılığı olmadığını işaret etti.

Serbest rekabet ortamının savunulması gerektiğini ifade eden Dinçyürek, ancak önemli olanın halka en ucuz şekilde suyun iletilmesi olduğunu kaydetti ve bu yöndeki düşüncelerini anlattı.

Tarım kullanım suyunun da yüksek ücrette olabileceği uyarısında bulunan Dinçyürek, bu konuda iyi çalışılması gerektiğini, tarım ve kullanım suyunu ayrıştırmasının çok da ekonomik akla uygun görünmediğini ifade etti.

Dinçyürek, anlaşmanın 2 Mart 2016 yılında imzalandığını, protokolün de 3 ay içinde imzalanacağının taahhüt edildiğini ifade ederek, bu yöndeki çalışmaların ne aşamada olduğunu sordu.

Türkiye’deki sistemle ilgili bilgiler veren ve su anlaşmasını madde madde yorumlayan Dinçyürek, su işletmesi konusunda sıkıntılar olduğunu, bu yönde sektörde de endişeler olduğunu belirtti, bu anlaşmada, su işletmeciliği hakkı verilip verilmediğinin açıklanmasını istedi.

Oyunun olumlu olacağını ifade eden Dinçyürek, projede yer almaktan ve çalışmaktan da onur duyduğunu söyledi, hayırlı olmasını diledi.

TATAR

UBP Lefkoşa Milletvekili Ersin Tatar da, “Asrın Projesi’nde” katkısı olan herkese saygılarını sunarak, bu büyük mühendisliğin ülkeye ve halka hayırlı olmasını temenni etti.

Tatar, ülkenin kuraklık aşamasında olduğunu, ileriki yıllarda bunun daha da hissedileceğini, bu bakımdan bu projenin ülke için çok önemli ve dünyada bir ilk olduğunu belirterek, bu çalışma içerisinde yer almaktan onur duyduğunu belirtti.

Su gibi bir zenginliğin ülkeye ulaştırılmasının büyük ekonomik bir kazanım olduğuna da işaret eden Tatar, suyun petrolden de değerli olacağını, çünkü susuz ne tarım ne turizm olabileceğini kaydetti.

Suyun ülkeye getirilmesinin çok kazançlı olduğunu işaret eden Tatar, bundan sonra önemli olanın ihale şartnamesinin hayat bulması olduğunu vurguladı.

İhalenin büyük önem taşıdığını, bu yüzden ihale yapılırken fiyat, yıl, yatırımlar, zirai amaçlar konularına büyük önem gösterilmesi gerektiğine vurgu yapan Tatar, örneğin zirai alanda şu anda suyun bir TL altında fiyat olduğunu, bu yüzden buna dikkat edilmesini istedi.

Tatar, ihaleye katılacaklara bunun duyurulması gerektiğini, bu konuda fiyatın belirlenip sektörleri ve halkı rahatsız edecek bir rakamın yaratılmasına izin verilmemesi gerektiğini, bu konuda endişeleri bulunduğunu anlattı.

Tatar, şu anda belediyelerin kullanım suyunu 3 ile 5 TL arasında fiyatlandırdığını, burada kullanım miktarının belli olduğunu ancak zirai alanda buna dikkat edilmesinin önem taşıdığını söyledi.

Boru hattının güvenliğinin sağlanması konusuna da dikkat çeken Tatar, Türkiye Cumhuriyeti’nin bu konudaki gücüne işaret etti, teşekkürlerini sundu, yatırımın ülkeye hayırlı olmasını temenni etti.

ANGOLEMLİ

TDP Gazimağusa Milletvekili Hüseyin Angolemli de, yanlış yolda olduklarını, suya kimsenin karşı olmadığını, konunun “kendi kendini yönetme, devlet olma meselesi” olduğunu kaydetti.

Herkesin su gelirken Türkiye’nin suyu KKTC’ye teslim edeceği ve KKTC’nin de kullanacağını düşündüğünü ancak öyle olmadığını ifade eden Angolemli, su anlaşmasında 6. Maddede ücret ile ilgili KKTC’nin değil özel şirketin muhatap görüldüğünü söyledi.

Maddeyi okuyan ve yorumlayan Angolemli, şikayetlerinin bu ve bunun gibi maddelere olduğunu, örneğin ihale sonrası oluşacak bir anlaşmazlıkta da mahkemenin İstanbul’a taşınacağını kaydetti.

Angolemli, suyun ülkeye gelişine herkesin memnun olduğunu, ancak sıkıntının su yönetimi olduğunu ifade ederek, “Mücadelemiz kendi kendini yönetme olayıdır” dedi. Kıbrıs müzakereleri sürerken bundan ödün verilmemesi gerektiğini ifade eden Angolemli, ülkeyi idare edenlerin bu konularda hassas olmalarını istedi.

Angolemli, su anlaşması ve ihale sürecinde belediyelere de önem verilmesi gerektiğini, projeye dahil veya dahil olmayan tüm belediyelere eşit davranılması konusunda gerekli hassasiyetin gösterilmesi gerekliliğine değindi.

EK VERİLECEK