8 Kasım 2025 Cumartesi
POLİTİKA

Eroğlu, Kellemi istiyorlar!

Cumhurbaşkanı Eroğlu, UBP kurultayı nedeniyle, kendisine ve ailesine karşı tehditler savrulduğunu açıkladı
Yayınlama: 17.10.2012 03:00 Güncellendi: 07.11.2025 18:02 672 okuma
Eroğlu, Kellemi istiyorlar!

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, önümüzdeki pazar günü yapılacak Ulusal Birlik Partisi (UBP) kurultayı öncesinde gerek kendisine, gerekse ailesine yönelik ciddi tehditler yapıldığını belirterek, “Kellenizi alacağız sizi partiden kazıyacağız, her türlü komployu kurarak sizi yalnızlaştıracağız” denildiğine dikkat çekti.

 


Cumhurbaşkanlığı’nın katkılarıyla Kıbrıs Türk Gazeteciler Birliği tarafından hazırlanan Kıbrıs Türk Basın Tarihi adlı kitabın tanıtımı için Cumhurbaşkanlığı’nda resepsiyonda ve katıldığı bir televizyon programında kurultay dolayısıyla gelişen olayları değerlendirdi.

 


Eroğlu, bu gelişmelere değinirken, “Ulusal Birlik Partisi’nin gerek iktidar partisi olması gerekse bu kurultaydan çıkacak sonuca göre kazananın Başbakanlık görevini üstlenecek olması konu üzerindeki kamuoyu ilgisini artırmaktadır” dedi.

 


Üzücü olanın kurultay sürecinin kamuoyunda parti içi demokratik bir yarış olarak değil kimi olumsuz olay ve iddialarla yer alması olduğunu ifade eden Eroğlu, bu olaylarla ilgili gelişmeleri kendisinin de New York’tan üzüntü içerisinde takip ettiğini söyledi.

 


“35 yılımı verdim”

 


Derviş Eroğlu, “35 yılını Ulusal Birlik Partisi içinde geçirmiş, 1985’den 2010 yılına dek kısa süreler dışında bu partinin Genel Başkanlığı’nı yapmış, birçok seçim başarısını UBP ile yaşamış, UBP çatısı altında halka çeşitli hizmetler verme şansını elde etmiş bir kişi olarak” değinmek istediği bazı noktalar olduğunu söyledi.

 

 


Eroğlu, halkın büyük bir teveccüh göstererek kendisini Cumhurbaşkanlığı makamına taşımasından sonra 6 Mayıs 2010 tarihinde gerçekleştirilen Ulusal Birlik partisi olağanüstü kurultayına davetli olarak çağrılıp bir konuşma yapması istendiğinde kürsüde yaptığı konuşmayı tekrarladı ve 26 ay önce söylediklerinin arkasında olduğunu vurguladı. Eroğlu, sevginin ve saygının bittiği her yerde başarının da biteceğini, şu anda UBP içerisinde sevgi ve saygının var olup olmadığının yorumunu da halka bıraktığını söyledi.

 

 


Sürekli UBP Kurultayı’nın kendisini ilgilendirip ilgilendirmediğinin sorulduğunu dile getiren Eroğlu, “Bu kurultay bir vatandaş olarak beni ilgilendiriyor, 35 yılını UBP’ye vakfetmiş bir insan olarak da ilgilendiriyor. Her şeyden önce bu kurultay beni bir Cumhurbaşkanı olarak ilgilendiriyor” dedi.

 

 


“Bana ve aileme tehditler savruluyor”

 

 


Siyasete girdiği ilk günden bugüne sorumluluk taşıyan görevlerde bulunduğunu hangi şapkayı ne zaman giyeceğini bilen biri olarak, UBP kurultayıyla ölçülü anayasal görevlere zarar gelmeyecek şekilde ilgilendiğinden herkesin emin olabileceğini ifade eden Eroğlu, kurultay süreci başlamadan aylarca bakanların milletvekillerinin vatandaşların kötü giden hususları kendisine aktardığını ve sürece katkı koymasını istediklerini ve kendisine aktarılanlara kulak vermemesinin mümkün olmadığını belirtti.
Eroğlu konuşmasında şu ifadelere de yer verdi:

 

 


“Bana dolaylı ya da dolaysız hak etmediğim eleştirileryöneltilmeye başlanmışsa, benim dışımda herkes bu partinin kurultayına parmağını sokup karıştırıyorsa, bana ve aileme tehditler savrulmaya, kellenizi alacağız sizi partiden kazıyacağız, her türlü komployu kurarak yalnızlaştıracağız lafları tartışılıyorsa UBP’nin iyiye gitmediği partide sevginin saygının kalmadığı partinin başkalaşma sürecine sokulduğu delegelerin görüşlerini söylemekten hangi adayı desteklediklerini açıklamaktan korktuğu yazılıp çiziliyorsa, ülkenin iyi yönetilmediğiyle ilgili ciddi iddialar ortaya atılıyorsa, bu yazılanlara ve söylenenlere bırakın bir Cumhurbaşkanı olarak bir insan olarak nasıl sessiz kalabilirim”

 


Her kötü sözün sahibine ait olduğunu kaydeden Eroğlu, “Ben geleceğim yerlere geldim bu noktadan sonra bir beklentim yok bunu herkesin bilmesi lazım. Geldiğim noktada kimsenin makamında da gözüm olamaz” dedi.

 


UBP devletten 2.5 milyon aldı

 

 


Partinin ilk kez parası olduğundan bahsedenlerin de aynı art niyetli yaklaşım içerisinde olduklarını ifade eden Eroğlu, hesapların ortada olduğunu, kendi başkanlığı döneminde tek başına iktidara geldikleri gün UBP’nin 26 milletvekili bulunduğunu sonrasında yapılan katılımlarla bu sayının 27’ye çıktığını bu sayıda milletvekiline sahip bir partinin devletten yılda ortalama 2.5 milyon para aldığını 4 yılda partinin parası olmasının değil, olmamasının hayret uyandıracak bir durum teşkil edeceğini kaydetti.

 

 


Eroğlu, devletten aldığı kaynaktan başka geliri olmayan bir partinin bu rakamlardan fazla parası varsa nedeninin de araştırılması gerektiğini söyleyerek, partinin parası varsa bunun 26 milletvekili seçilmesine sebep olan halkın başarısı olduğunu vurguladı.

 

 


“İşler bu noktaya gelmemeliydi”

 


“Bana göre UBP’de işler bu noktaya gelmemeliydi” diyen Eroğlu, ben UBP Genel Başkanına ve Başbakanına karşı saygılı davrandım1 derken, açık sözlü olduğunu yardım etmek için elinden gelen gayreti gösterdiğini ancak aynı karşılığı gördüğünü söyleyemeyeceğini ifade etti.

 


Kurultaydan sonra kendisine teşekkür eden Başbakana, bundan sonra ne yaşının ne de makamının partiye geri dönmeye müsait olmadığını söyleyerek başarılar dilediğini anlatan Eroğlu, Başbakan’a UBP’nin başarısızlığının halkta tedirginlik ve güvensizlik yaratacağını tecrübelerinden yararlanmak istediği sürece de yanında olacağını vurguladığını anlattı.

 


Başbakana, kadrosunu güçlendirmesi, Bakanlar Kurulu’nda alınan kararların iyi tartışılması gibi bir dizi tavsiyede bulunduğunu ve bundan sonrası için kendisinin hiçbir beklentisi olamayacağını açık şekilde ifade ettiğini söyleyen Eroğlu, parti başkanlığı için de o gün için başka adayı olmadığını açıkladığını ancak işlerin beklendiği gibi gitmediğini belirtti.

 


Cumhurbaşkanlığını ziyaret eden partililere zamanla hesap sorulmaya başlandığını bu tür ziyaretlerin engellenmeye çalışıldığını dile getiren Eroğlu, “Bunların herkesin aklından geçen şeyler olduğunu tahmin ettiğim için siz bana sormadan ben açıklamak istedim” dedi.

 


Eroğlu, kendisinin Bakanlar Kurulu’na başkanlık yapma yetkisi olduğunu anımsatarak, bugüne kadar 3 kez Kıbrıs Konusunda bilgi verdiğini, LTB’de yaşanan grevlerin görüşüldüğü dönemde de bir kez başkanlık ettiğini söyledi.
Bu yaşananları Denktaş ile bağlantılı şeylermiş gibi göstermeye çalışanlar bulunduğunu ifade eden Eroğlu, kendisinin Denktaş’a saygıda hiçbir zaman kusur etmediklerini, partinin adayıyken de, birçok seçimde bağımsız adayken de kendisine destek olduklarını belirtti.

 



“Bizde vefasızlık yok”

 

 


Eroğlu, hatta 84 yılında yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili olarak, partiden bir kişinin Denktaş’ın karşısına partinin aday çıkarmasında ısrarlı olduğunu ancak kendisinin vefasızlık yapılmamasını gerektiğini belirtip buna karşı çıktığını, bunun üzerine partinin aday çıkarmasını öneren kişinin partiyi ter edip başka parti kurduğunu anlattı. Eroğlu, “Biz de vefasızlık yoktur biz kimlerle yola çıktığımızı biliyoruz” ifadelerini de kullandı.

 

 


Eroğlu, bugünkü olayların, sanki kendisi hükümete başbakana karşıymış gibi gösterilmeye çalışılmasının son derece yanlış olduğunu kaydetti.

 


Bugüne kadar hükümetin hiçbir icraatına karışmadığını hükümetin hiçbir kararına engel olmadığını kaydeden Eroğlu, hükümetin icraatlarını kendisinin de herkes gibi basından öğrendiğini dolayısıyla herhangi bir art niyeti olmadığı gibi hükümet icraatlarına da bir müdahalesi olmadığını herkesin böyle bilmesi gerektiğini vurguladı.

 


“Ekmek paralarıyla onanıyor”

 

 


Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu katıldığı televizyon programında da kurultayların ülke tarihinde ilk defa yapılmadığını, UBP’de bugüne kadar 18 kurultay yapıldığını anımsattı.

 

 


“Şimdi maalesef tehditler, baskılar, insanların ekmek paralarıyla oynamalar şeklinde kurultaya yönelik tatsız uygulamalar olmaktadır” diyen Eroğlu, halbuki UBP’nin KKTC’de demokrasinin öncülüğünü yapmış bir parti olduğunu kaydetti.

 


Partilerin transferlerle değil seçimde aldığı oyla büyüdüğüne dikkat çeken Eroğlu, kendisinin 2009 seçimlerine parti başkanı olarak girdiğini ve yüzde 44 oy alarak 26 milletvekiliyle tek başlarına iktidar olduklarını kaydetti.

 


“Mevcut genel başkan kim olacaksa, partiyi yüzde 50’ye çıkarırsa o zaman parti büyümüş sayılır” diye konuşan Eroğlu, parti oyunun yüzde 44’lerden, milletvekili transferleriyle yüzde 30’a düşürülmesinin büyüme olamayacağını belirtti.

 


Egemen ve Atalay üzdü

 


Türkiye’nin Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış’ın adaya yaptığı ziyaretin sorulması üzerine Eroğlu, “Kendisiyle benim dostluğum var. Kıbrıs ile ilgili yapmış olduğu açıklamalardan dolayı çok yakın bir ilişkimiz var. Böyle bir zamanda adamızda bulunmasına ancak hoş geldin diyebiliriz. Kendisinin kurultaya yönelik yorum yapıp yapmayacağı onun inisiyatifine kalmış bir konudur. Ben başka türlü yorumlamak istemiyorum” dedi.

 


Türkiye’nin Kıbrıs İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay’ın adaya son gelişinde yaptığı açıklamaların da hatırlatılması üzerine, Cumhurbaşkanı Eroğlu şu şekilde konuştu:

 


“Başbakan’ın yargıya intikal etmiş bir konu hakkında Sayın Atalay’ın yanında yorum yapması ve Sayın Atalay’ın da yorum yapmasına olanak sağlaması beni üzmüştür. Sayın Beşir Atalay’a saygım vardır ama İrsen ve çevresindekilerin Sayın Beşir Atalay’a yorum yapma fırsatı vermesi beni üzmüştür. Neticede bu kendi bünyemizde olan bir olaydır. Konu yargıya intikal ettirildiğine göre yorum yapmak doğru olmaz.