Havadis'ten Selda İçer'in sorularını yanıtlayan Salih Cengaver, profesyonel ordunun dünyada yaygın uygulandığını, bizde de "uzman askerler" vasıtasıyla yarı profesynellliğin getirildiğini söyledi. Cengaver Cem profesyonel askerliğin tartışılabileceğini ama bunun için çok iyi bir planlama yapılmasının şart olduğunun altını çizdi.
Gündemde olan bedelli askerlik yasasının daha öncekilere kıyasla birçok yenilikler içerdiğini kaydeden emekli General Cengaver Cem, yasanın uygulama şeklinin önemli olduğunu ve bu konuda dış temsilciliklere büyük görevler düştüğünü kaydetti.
Siyasiler karar vermesi durumunda ülkemizde de vicdani retle ilgili düzenlemeler yapılabileceğini belirten Cengaver Cem, "Kimin inançları uğrana vicdani retçi olduğunu, kimin askerlikten kaytarmak istediğini iyi belirlemek gerekir" dedi..
Emekli General Cengaver Cem, GKK'daki ilk Kıbrıslı Türk General olmanın gururunu taşıyor ama 50 yaşında en verimli döneminde yasalar gereği emekli olmak zorunda kaldığı için de sitemkar...
Selda İçer'in haberi:
Askerlik Değişiklik Yasa Tasarısı, uzun zamandır kamuoyunun ve özellikle de yurt dışında yaşayan Kıbrıslı Türklerin beklediği bir yasa. KKTC yetkililerinin her yurt dışı ziyaretlerinde dile getirilen şikayetler, zaman zaman gençlerin eylem yaparak dile getirdiği istemler, sırf askerlik sorunundan dolayı ülkesinden uzak yaşamak durumunda kalan Kıbrıslı Türk var. Tasarının yasalaşmasıyla, yüzlerce Kıbrıslı Türk’ün ülkelerine yerleşme şansı bulacağına inanılıyor. UBP Hükümeti tarafından onaylanarak Cumhuriyet Meclisi İdari ve Sosyal İşler Komitesi’nin gündemine gönderilen tasarı Cumhuriyet Meclisi’nin internet sayfasında da yayınlanarak kamuoyunun bilgisine sunuldu. Tasarı beklentileri ne kadar karşıladı, ne getirir ne götürür kısmını ise, ilk Kıbrıslı Türk general olan Tuğgeneral Salih Cengaver Cem ile konuştuk. Kendisi 2008 yılında emekliye ayrıldı. Cengaver Cem ile ilk kez tanıştık. Yağmurlu bir Lefkoşa sabahı gerçekleştirdiğimiz röportajımızda kendisini daha yakından tanıma fırsatı buldum. 1958 yılında Londra’da dünyaya gelen Cengaver Cem, 6 aylık bebekken sağlık sorunlarından dolayı ailesiyle adaya gelmiş ve Limasol’da yaşamaya başlamışlar. Ancak 1963’te Lefkoşa’ya göç ederek Arabahmet bölgesine yerleşmişler. “Arabahmet çocuğuyum ben” diyor.
“Savaş yılları askerliğe yönlendirdi”
Sohbetimiz sırasında neden askerlik mesleğini seçitiğini sorduğumuz zaman ise, “O zamanki şartlar bunu getirdi. Biz savaş ortamında büyüdük. Askerler, silah sesleri, gördüğümüz figürler bunlardı. Evimizin üzerinde mevzi vardı. Tüm bunlardan dolayı böyle bir yöneliş oldu” diyor. Ülkemizin ilk generali olarak bu gururu taşıyan ve çocuklarına bunu miras bırakacağını söyleyen Cengaver Cem’e emekli olmasını sorduğumuz zaman ise, “2008 yılında tuğgenerallikten yasal sürem dolduğu için emekli oldum, yani kadrosuzluktan. 50 yaşında, en verimli çağımda emekli oldum. Fırsat verilse ülkeme daha çok hizmet etmek isterdim. Her insan mesleğinde yükselmek ister. Ancak benim ülkemde yasalar böyle idi. Daha sonra yasa değişir ve başka arkadaşlar yükselirse ben mutlu olurum” dedi.
“Boş zamanlarımı tango yaparak değerlendiriyorum”
Emekliye ayrıldıktan sonra bir süre dönemin Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’ın danışmanlığını yapan Cengaver Cem, şu anda emekliliğin tadını çıkarıyor. Resim yapıyor, bahçesiyle uğraşıyor, bol bol kitap okuyor ve en önemlisi dans kurslarına katılıp tango yapıyor. 32 yıl askerlik mesleği ile uğraştıktan sonra tango yapmanın nasıl bir duygu olduğunu sorduğumuz zaman ise Cengaver Cem, “Güzel bir duygu, hayatın farklı yönlerini emekli olduktan sonra uygulamak için zamanım oluyor şimdi” diye cevaplıyor bize. Salih Cengazer Cem ile konuşacak çok şeyimiz var, özellikle ülke siyaset ile ilgili ancak tüm bunları daha sonraya bıraktık.
“Askerlik Yasa Tasarısı”
Emekli Tuğgeneral Salih Cengave Cem, Askerilik Yasa Tasarısı’nın özellikle yurt dışında yaşayan Kıbrıslı Türkler açısından önemli bir adım olduğunu ancak, işin yasa çıkarmakla bitmeyeceğini ifade ediyor. Cem, yasanın çıkmasının ardından yurt dışında yaşayan Kıbrıslı Türklere devletin bir şekilde ulaşıp bu haklarını anlatabilmesi gerektiğine inanıyor. Aksi halde yasanın hiçbir anlam taşımayacağına vurgu yapan Cengaver Cem, yurt dışındaki temsilcilikler, sivil toplum örgütlerü ve iletişim araçlarının çok iyi kullanılması gerektiğini, özellikle ülkeye giriş yapan bu durumdaki kişilere de haklarının, seçeneklerinin anlatılmasının şart olduğunu söyledi. Cem ile öncelikle yasanın içeriğini ele aldık, daha sonra ise bu yenilikleri bizlere yorumlamasını istedik.
“KKTC vatandaşı ile evlenen üçüncü uyruklular askerlikten muaf olacak”
HAVADİS: UBP Hükümeti tarafından geçtiğimiz hafta onaylanarak Cumhuriyet Meclisi’ne gönderilen Askerlik Değişiklik Yasa Tasarısı’nda ne gibi değişiklikler var?
CEM: Bu yasa, çeşitli nedenlerle meydana gelen hak kayıplarını asgari düzeye indirmek maksadıyla gündeme getirildi. Bu kapsamda öngörülen değişiklikler belli. Özel statüleri veya yüksek öğrenimden kaynaklanan nedenlerle bedelli askerlik hakkını kazananların bu mükellefiyetlerini kolaylaştırıcı yeni düzenlemeler. Yine bu kapsamda olup da hakkını kaybedenlerinin af kapsamına alınmasına yönelik düzenlemeler söz konusu. Sonradan vatandaş olanların askerlik mükellefiyetleri ile bu görevden muaf tutulmalarını düzenleyen birtakım maddeler; yine Polis Akademisi’nden mezun olanların askerlik görevinden muaf tutulması yer alıyor tasarıda. Yine KKTC üniversitelerinde herhangi bir doktora eğitimi alanların da yurt dışında eğitim alanlar gibi bedelli askerlikten istifadelerinin sağlanması. Buna ilave olarak bizim KKTC üniversitelerinde doktora veya dengi bir eğitim mezunu olup burada öğretim görevlisi olanlara da birtakım düzenlemeler getirmiştir.
“Yabancı ülke” tanımı yenilendi
HAVADİS: Bunları daha geniş kapsamda anlatabilir miyiz?
CEM: Esas yasanın “tasvir” bölümünde “yabancı ülke” tanımına açıklık getirildi. Eski yasada “yabancı ülke” dendiği zaman “Kıbrıs dışında kalan ülkeler” anlaşılmaktaydı ki buna Güney Kıbrıs dahil değildi. Yeni yasada yeni ülkenin tasviri “KKTC dışında kalan ülkeleri” anlatır.
HAVADİS: Eskiden bu tanımdan dolayı herhangi bir sıkıntı mı yaşandı?
CEM: Belki Güney Kıbrıs’ta olup da Türk anne-babadan olan ve orada yaşayan kişilerin de bu yasadan yararlanmalarını sağlamak içindir böyle bir değişiklik yapıldı diye düşünüyorum. Bu, tamamen benim yorumumdur. Eskiden “Kıbrıs dışında” dendiği zaman Güney Kıbrıs dahil olmadığı için kapsam dışında olabilirdi.
“Üçüncü ülke vatandaşları vatandaş olunca askere alınmayacak”
HAVADİS: Tasarı daha sonradan KKTC vatandaşı olanlara neler getiriyor?
CEM: KKTC yurttaşlığına sonradan geçenlerle ilgili bir düzenleme yapıldı. Eskiden bu kapsamda olanlar eski yurttaşlıklarında askerlik hizmetlerini yerine getirdiklerini veya muaf olduklarını belgelendirdikleri taktirde askere alınmazlardı. Şimdi buna bir ilave yapıldı. Ve ülkelerinde mecburi askerlik mükellefiyeti olmayanlar da askere alınmayacak hükmü getirildi. Yine bu maddeye eskiden olmayan bir ilave daha yapıldı. O da, Bakanlar Kurulu kararı ve vaya evlilik yolu ile KKTC yurttaşlıklarına geçenler üçüncü uyruklu kişiler (TC vatandaşları haricindekiler) askerlik yükümlülüğünden muaftır. Bu muafiyet bakanlık yolu ile KKTC yurttaşlığına geçen üçüncü uyrukluları kapsamaz. Bunlar 2 bin sterlin ödeyerek askerlik görevlerini yerine getirirler.
HAVADİS: Daha önceden üçüncü ülke yurttaşlarından böyle askere aldıklarımız oldu mu?
CEM: Çok az da olsa böyle askere alınan kişiler vardı. Ama çok yüksek bir rakam değildi. Bu sıkıntı, kişilerin belki de vatandaşlık başvurusunda bulunmalarını da etkilerdi. Ancak şimdi Türkiye kökenli biri dışında bir kişi bir KKTC vatandaşı ile evlenirse askerlik yapmayacak. Banaklar Kurulu kararı ile de vatandaş yalpan üçüncü uyruklularda da askerlik yapmayacak. Ancak İçişleri Bakanlığı kararı ile vatandaş olur ise, 2 bin sterlin ödeyerek askerlik hizmetini yapmış sayılacak. Ülkesinde mecburi askerlik olmayanlar göz önünde tutuldu ki, yasa günümüz koşullarına ve ihtiyaçlarına uygun hale getirildi.
“Polis Akademisi mezunları artık askerlikten muaf olacak”
HAVADİS: Polis Akademisi mezunlarıyla iligli düzenleme nasıl?
CEM: Polis Akademisi mezunlarına askerlik muafiyeti getirilmesi bir yeniliktir. Bu kişiler askerlik hizmeti yapmayacakları için kendi mesleklerine bir yıl daha önceden başlamış olacaklar. Bu kapsamda, yasa yürürlüğe girdiği andan itibaren de askerde olanlar terhis edilmiş olacaklardır. Ancak şunu da eklemek gerekir ki, polislik zorunlu hizmetini tamamlamadan meslekten ayrılanların tekrar askerlik hizmeti yapmaları da hükme bağlanmıştır.
“Ülkede doktora yapanlarla ilgili ‘ifade’ sıkıntısı var”
HAVADİS: Ülkede doktora yapanlarla ilgili de bir düzenleme var sanırım yasa tasarısında?
CEM: Evet, yükseköğrenime bağlı bedelli düzenlemeyi içeriyor. Eski yasada, en az 3 yıllık bir yüksekokul veya fakülteyi bitirmeyi mutakip askerliğini her yıl tecil ettirmek kaydıyla, yurt dışında 4 yıl çalışmış olanlar askerlik mükellefiyetlerini 4 bin sterlin ödeyerek ve bir ay askerlik yaparak yerine getirilerdi. Mezun olmak kaydıyla, yurt dışında lisans üstünde geçen süre de bu yukarda bahsedilen 4 yıllık çalışma süresine dahildi. Yeni yasada buna bir ilave daha yapıldı. KKTC deki herhangi bir üniversitede yapılan doktora öğreniminde geçen akademik süre de çalışma süresinden sayılacaktır. Burada “süreden sayılır” şekilde ifade edilmesi karmaşık bir ifade. Bunun bence daha net şekilde, yoruma muhtaç olmayacak şekilde dile getirilmesi gerekir. Çünkü yukarda “4 yıl yurt dışında çalışmış olanlar” denir ancak, aşağıda “yurt içinde doktora süreden sayılır” deniyor. Bu ifadenin “KKTC herhangi bir üniversitede yapılan doktora öğrenimi de, bedelli hakkını doğurur” denmesi daha net olurdu.
“31-49 yaş arası yurt dışındakiler, 2 bin sterlin ödeyerek askerlikten muaf olacak”
HAVADİS: Başka neler var yasada?
CEM: Yurt dışında yaşayanların bedelli askerlik hizmetini yerine getirmesi konusunda yapılan düzenlemelerdir esas yasada yer alanlar. Eski yasada bu kapsamda olanlar, 3 bin sterlin ödeyip serbest kalabilirdi. Veya bin 500 sterlin ödeyip bir ay hizmet yapardı. Kesin dönüş yapmak amacıyla ülkeye giriş yatığı tarihte 31 yaşından küçük olanlar ise 6 ay hizmet yapardı. Bu, yeni yasada 4 aya indirilerek bir iyileştirme yapıldı. Eski yasada, 31 yaşından büyük olanlar 3 ay hizmet yapardı, yeni yasada ise kapsamlı bir değişiklik yapılarak 31 yaşından büyük, 49 yaşından küçük olanlar 2 ay hizmet veya 2 bin sterlik ödeyerek serbest kalacaklar veya KKTC’ye giriş yaptığı tarihte askerlik çağı dışında çıkmış olanlar ki bu 49 yaştır, askerlikten muaf olacaktır. Bu tamamen yeni bir düzenlemedir. Yurt dışında yaşayan vatandaşlarımız için büyük bir kolaylık olarak yorumlayabiliriz. Yurt dışından adaya gelip yerleşmeleri daha kolay olacaktır.
“Bedelli hakkını kaybedenlere af”
HAVADİS: Yasa tasarısı yoklama kaçaklarına af getiriyor mu?
CEM: 1 Ocak 2007 tarihinden önce KKTC’den ayrılıp, bir yabancı ülkeye giden ve 1 Ocak 2007 tarihinde saklı, yoklama kaçağı bakaya veya firar durumuna düşenler, yasaya uygun olarak müracaat ettikleri taktirde bedelli askerlik hakkından tekrar yararlandırılacaklar. Bu yukarda saydığımız maddelerden dolayı haklarında soruşturma açılmayacaktır. Bu da bir nevi aftır. KKTC dış temsilciliklerine başvurmak veya başvuru yapılamıyorsa orada, KKTC’ye geldiklerinde 90 gün içerisinde aftan yararlanmak için müracaat etmek zorundadırlar. Benzer bir af da, yükseköğrenime bağlı, bedellik askerlik hakkını kazananlara da sağlanmıştır. Onların da çeşitli nedenlerle bu başvuruları reddedilenler yine yasal sürede başvurmaları halinde (yasa çıktıktan 2 yıl içerisinde) bedelli hakkından yeniden yararlanabileceklerdir.
“49 yaşdan sonra askerlikten muafiyet”
HAVADİS: Sizce bu yasa tasarısında yer alan maddeler yeterli midir?
CEM: Genel amaçlar çerçevesinde, yurt dışında yaşayan KKTC vatandaşlarının askerlik mükellefiyetlerini daha kolay yapmalarını sağlayacak düzenlemeler getirmiştir. Çeşitli nedenlerle bedelli askerlik yapma hakkını kaybedenlere yeniden başvurma imkanı yaratılmıştır. Ki bu, yurt dışında vatandaşların ülkeye gelip yerleşmelerini daha kolaylaştıcı bir hüküm diye algılayabiliriz. Yine aynı şekilde, yükseköğrenim nedeniyle bedelli askerlk hakkı kazananların tekrar bu haktan yararlanmasını sağlayacak düzenlemeler yapılmışltır. Yani hak kaybından mağdur olanların tekrar haklarına kavuşmasına olumlu bir ortam yaratıldı. Buna ilave olarak KKTC’de doktora eğitimi yapanlara da bu bedelli askerlik hakkı sağlanarak bir hak eşitli sağlanmıştır. Üçüncü uyrukluların, ağırlıklı olarak askerlikten muafiyeti düzenlenmiştir. Yine yurt dışındaki vatandaşlara 49 yaşını dolduranlara tamamen askerlikten muafiyet geitirilmiştir. Polis Akademisi mezunlarına da askerlikten muafiyet getiriyor.
HAVADİS: Beklentileri karşılar mı bu yasa?
CEM: Yurt dışında yaşayanların beklentilerine belli ölçüde cevap verdi. Yasanın amacı da hak kayıplarını önlemekti. Ona geniş kapsamlı af getirerek büyük ölçüde beklentileri karşılar mahiyettedir.
“Yasayı uygulamak çok önemli”
HAVADİS: Siz tatmin oldunuz mu?
CEM: Empati yaptığım zaman eskiye nazaran daha kolaylaştırıcı hükümler getirildi. Özellikle 49 yaş, yurt dışında yaşayanlar için olumludur. Ancak yasalar tek başına sorunların çözümlenmesi için yeterli değil. Önemli olan, bunu nasıl uygulayacağımızdır. Dünyanın birçok yerinde yaşayan vatandaşlara bunu nasıl ulaştırıp anlatacağız. Onları nasıl bilgilendireceğiz. Yasa kadar uygulayabilir olmak da önemlidir. Yurt dışı temsilcilikler nasıl çalışacak, müracaatlar nasıl teşvik edecektir. Öyle insanlar vardır ki türk anne babadandır ancak Türkçe bilmez. Bu yasanın beklenen etkiyi gösterebilmesi için yurt dışı temsilciliklerine büyük görevler düşer. İkincisi yurt dışındaki sivil toplum örügtlerini de bilgilendirmek önemli. Üçüncüsü elektronik ortamları çok iyi kullanmamız gerekir. Bir diğer konu da bu insanlar ülkeye geldiğinde sınır kapısında bu kişileri tesbit edip haklarını anlatması ve bunların bir şekilde müracaat etmelerini sağlmaktır. Yok ki onları suçlamak değil haklarını anlatıp seçeneklerini sunup taahüdünü almaktır. Yasadan daha önemlisi bunlardır.
HAVADİS: Askerlik süresinin kısaltılması konusunda siz ne düşünüyorsunuz?
CEM: Profesyonel askerliğe geçişle belki bu süreler yeniden ayarlanabilir. Bu tamamen teknik bir konudur.
“Bazı konular popülizm yapılarak tartışılmaz”
HAVADİS: KKTC olarak profesyonel askerliğe geçebilir miyiz?
CEM: Profesyonel askerlik “para ödeme gücü” demektir. Maddi olarak bu yükümlülüğü yerine getirebilirseniz dünyada uygulanan bir sistemdir. Profesyonel askerlik “erken yaşta emeklilik” demektir. 35 yaşında bu insanları emekli etmek zorundasınız çünkü performansı düşer. Ondan sonra o insanları nasıl ve nerede çalıştıracaksınız. Bunları ayaküstü, günlük siyasi gailelerle konuşmak değil, askeri yetklilerle görüşerek olup olamayacağını belirlemek daha doğru olur. GKK’da uzman askerler şu anda var zaten. Belki bunun kapsamı genişletilebilir ancak, popülizim ve siyasi gailelerle kamuoyunda tarışmak uygun değildir. Eğer böyle bir niyet varsa ilgili askeri yetkililerle görüşülüp uzman askerlik kapsamını genişletilebilir. Buna bağlı olmak kaydıyla yine askerlik süreleri yeniden düzenlenebilir. Ancak bunları düzenlemek kamuoyunda popülist tartışmalar dışında yetkililerle konuşarak karara bağlanması daha doğrudur.
“Askerlik konusunda siyasiler popülizm yapıyor”
HAVADİS: Siyasiler bu konuda popülizm mi yapıyor?
CEM: Askeri konularda evet yaptıklarını düşünüyorum. Çünkü askerlik teknik bir konudur. Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olmak doğru değildir. Faydandan çok zarar getirir. Çünkü yanlış beklenti yaratır.
HAVADİS: Mecburi askerlik kaldırılmalı mıdır?
CEM: Bu denge meselesidir. Bir geçiş süresi gerekirir bunun için. Buna “evet” veya “hayır” diyemeyiz. Bir süreçtir bu. Başta da dediğim gibi GKK’da zaten profesyonel askerlik uygulamaları vardır. Ülke şartları uygun görüldüğü taktirde gelişririlip ilerleyen zamanda olur. Bunun olabilmesi için güvenlik ihtiyaçlarıyla, ülke gerçeklerinin bir noktada buluşması gerekir. Bu zaman içerisinde ulaşılacak bir noktadır diye düşünüyorum. Biz ülke olarak zaten kısmen profesyonel askerliği uyuluyoruz. Bu da gözden kaçırılmasın.
HAVADİS: Vicdani ret konusuna nasıl bakarsınız?
CEM: İnsan hakları olarak ülkemize alınabilir. Bunlara siyasetçiler karar verecek. Dünyada çeşitli ülkelerde çeşitli uygulamalar vardır. Ama kimin vicdani retçi, kimin askerlik yapmamak için istismar ettiğini de tartışmak gerekir. Kim inançları gereği vicdani retçi olabilir. Bunu nasıl ayırt edeceğiz, bunun ölçüsü nedir. Askerlikten muaf olmak isteyen istismarcıları nasıl ayıracağız. Bunlar tartışılmalıdır.
“Ortak akıl üretemedik”
HAVADİS: Eski bir general olarak ülkenin şu an içinde bulunduğu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?
CEM: Biz, bir türlü ülke ihtiyaçlarını dikkate alıp da bir ortak payda üretemedik, ortak akıl üretemedik. Mutlaka birinin “beyaz” dediğine “siyah” dedik. Arada “gri” tonlar olduğunun pek farkına varamadık. Uzlaşma kültürü yerine çatışma kütürü üzerinden siyaset yapmayı daha anlamlı bulduk. Dolayısıyla, bu alışkanlıklarmızdan bir an önce vaz geçmemiz, vatandaşları merkez alan, bireyi merkezine alan, uzlaşmayı bir düşünce sistematiğine alan bir duruma geçmemiz gerekiyor.
HAVADİS: Son olarak neler söylemek istersiniz?
CEM: Birçok insanın aksine ben, ülke geleceği açısından umutluyum. Gençlerden umutluyum. Çağımızın hastalıklarına elbette yakalanackalar ancak, belli bir noktadan sonra sorunları daha çok kavrayıp bizleri daha iyi bir noktaya taşıyacaklarına inancım tamdır. Onlar, ülke sorunlarına vakıf, donanımlıdırlar her ne kadar dıştan öyle görünmeseler de. Geleceğe dair projeleri olduğunu iyi getiştiklerini görüyorum. Ben umutluyum.