TC-KKTC hükümetlerinin nasıl bir işbirliği içinde olacağının sorulması üzerine Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Türkiye Başbakanı Binali Yıldırım’ın, “Türkiye’de ne varsa bizde de olacak” sözlerine atıfta bulunarak, bunun iyi anlamda söylenmiş bir söz olduğunu belirtti.
Akıncı, “Türkiye’nin imkan ve kabiliyetlerinden kuzey Kıbrıs’ın da yararlanması gerektiğini ve bunu bugüne kadar yaptıkları gibi bundan sonra da yapmaya devam edeceklerinin teminatını verdi sayın Başbakan” dedi.
Türkiye Başbakanı Yıldırım da Kuzey Kıbrıs ile Türkiye arasındaki ilişkilerin menfaat üzerine kurulu olmadığını belirterek, “Bu ilişkiler Kuzey Kıbrıs’ın geleceğe olan yolculuğunda ekonomik ve siyasi olarak güçlü bir şekilde hazır olması, olası çözümde iki tarafın eşit, adil temsil edildiği bir federatif yapıya yönelik hazırlıklarını ikmal etmesidir” dedi.
Türkiye ile KKTC’nin her alanda bir dayanışma içinde olduğunu belirten Binali Yıldırım, gelecek 3 yıl için hazırlanan yeni bir eylem planını yürürlüğe koyduklarını vurguladı.
Yıldırım, “bugüne kadar yapılan bu eylem planlarındaki hedefler harfiyle yerine getirildi. Bundan sonra da yerine getirilecek” dedi.
Dünyada bir ilk başarılarak KKTC’ye su sağlandığını anlatan Yıldırım, şimdi dağıtım çalışmalarına başlandığını belirterek, “söylenen laflara aldırmayın. Herhangi bir sıkıntımız yok. Olmaz da” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Akıncı, Rum lider Anastasiadis ile yaşanan krizin atlatılıp atlatılmadığının sorulması üzerine ise “kriz var mıydı ki aşılsın” diye sordu.
Ortada gerçekte bir krizin olmadığını, suni olarak yaratılmış gereksiz bir durumun varlığından bahseden Akıncı, “bizim oradaki varlığımız ve BM Genel Sekreteri ile görüşmemiz gereksiz abartılı bir tepkiye nede oldu” dedi.
Akıncı, Anastasidis’in gerek Kıbrıs Türk tarafı gerekse BM ile gerekli diyaloğu kurarak geç olmayacak yeni bir toplantı tarihini önermesini beklediklerini belirtti.
Türkiye ile KKTC arasında elektrik hattının çekilip çekilmeyeceğinin sorulması üzerine ise Türkiye Başbakanı Yıldırım, KKTCile TC arasında yakın zamanda imzalanan ekonomik ve mali işbirliği protokolünün yürürlüğe girdiğini, bu çerçevede elektrik de dahil gereken ne ise bunun yapılacağını vurguladı.
Bir Rum gazetecinin sorusu üzerine Akıncı, müzakerelerin 11 şubat çerçevesinde yürütüldüğünü, bunun dışında başka bir şart kabul etmeyeceklerini ifade etmesinin sebebinin, Rum yönetiminden İstanbul sonrası gelen açıklamalar olduğunu kaydetti.
Akıncı, “Onlar müzakereler yeniden başlamayı, benim İstanbul benzeri toplantılara gitmemem ve o yönde yürüttüğüm çalışmaları ve çabaları bir daha tekrarlamamam şeklinde bir açıklama yaptılar. Müzakerelere sanki o şart altında yeniden dönebileceklerini söylediler. Eğer bunu kastetmedilerse mesele yok. Ama eğer bunu kast etmişlerse ben bu konuda herhangi bir şart kabul etmeyeceğimizi açıkladım. Bunu tekrar ediyorum. Değil İstanbul, Davos olur, Berlin olur, başka herhangi bir yer olur, bulunduğumuz her platformda ve Genel Sekreter ile de görüşme yapmaya her zaman hazır olacağım. Bunları da sürdüreceğim. Bundan daha doğal birşey olamaz” dedi.
Akıncı, tıpkı Davos’ta olduğu gibi İstanbul’da da Anastasiadis ile aynı ortamı paylaşabilmeyi temenni ettiğini ancak bunun olamadığını söyledi.
Binali Yıldırım ise“bir müzakere süreci yürütülüyorsa ve gelecekte kardeşçe yaşamaya karar vermişsek bu detaylara takılmamız lazım. Aksi halde adil ve kalıcı çözümü elde etmemiz kolay olmaz”. İcabında GKRY başkanı Türkiye Cumhurbaşkanı ve Başbakanı ile görüşebilir. Akıncı da Çipras ile görüşebilmeli” ifadelerini kullandı.