Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu Çalışanları Sendikası (El-Sen) Basın-Yayın ve Propaganda Sekreteri Tuluy Kalyoncu konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada, “Sendikamızın tüm karşı çıkışlarına karşın Cumhuriyetti Türk Partisi Birleşik Güçler (CTP-BG) Hükümeti, 13.2.2008 tarihinde Bakanlar Kurulu’nda S(K II) 404- 2008 sayılı bir karar almış ve bu karar uyarınca Kıb-Tek’in belediyelerden ve devletten olan alacağı ile devlete olan KDV borcunun Meclis’ten geçirilecek bir yasa ile karşılıklı olarak silineceği belediyelere taahhüt edilmiştir” dedi.
“Yeni Ulusal Birlik Partisi (UBP) Hükümeti de Bakanlar Kurulu’ndaki ilk kararlarından birisi ile bu kararı iptal etmişti. Eğer bir hükümet herhangi bir devlet kurumunun borcunu bağışlar veya kısmen tahsiline engel olursa yapılması gereken bu miktarı görev zararı olarak devletin bütçesine koyması ve kurumun zarar etmesini engellemesidir” diyen Kalyoncu, devletin vatandaştan alacaklarını silemeyeceği gibi, Kıb-Tek’in borçlarını ve alacaklarını da silemeyeceğini ifade etti.
Mart 2012’de Meclis’ten geçirilen bir yasayla “belediyelerin Kıb-Tek’e bina ve kuruluşlarında kullandığı elektrik borçlarının gecikme faizlerinin yüzde 70’ini sildiğini; bakiye miktarının yüzde 10’unun peşin, kalan bakiyenin ise 36 eşit taksitle ödeneceğini düzenlediğini” anımsatan Kalyoncu, bu yasayla Kıb-Tek’in belediyelerden olan yaklaşık 2 milyon 500 bin TL’lik alacağının silindiğini ifade etti.
“Yasadan yararlanarak borçlarını taksitlendiren belediyelerin neredeyse yarısı taksitlerini de düzenli ödememektedir. Belediyelerin sokak ışıkları, pissu arıtım tesisleri ile içme suyu pompalarında kullandıkları elektrik akım ücretleri ise yıllardır Kıb-Tek’e ödenmemeye devam etmektedir” iddiasında bulunan Tuluy Kalyoncu, belediyelerin Kıb-Tek’ten alacığı olduğuna ilişkin iddiaların yasal dayanaktan yoksun olduğunu belirtti.
Kalyoncu açıklamasının sonunda şu ifadelere yer verdi:
“Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu Çalışanları Sendikası (El-Sen) Belediyelerin hizmetlerini sürdürmesini arzulamaktadır. El-Sen halkımızın refah ve mutluluğu yanı sıra kendi toplumsal varlıklarına sahip çıkılması gereğini de savunmaktadır. Mesele, bir kurumun kendi borcunu ödeyip ödememesinden de öteye toplumsal varoluşumuzla ilgilidir ve bu ilgiyi hiç kimse gözden kaçırmamalıdır.”