19 Eylül 2025 Cuma
SON DAKİKA

Hükümet “lalettayin” mi? 28.09.2011

Yayınlanma: 17.09.2025 18:29 · Yazar: Hüseyin Ekmekçi
<p><span style="font-size: small;">Geçtiğimiz günlerde Dışişleri Bakanı Hüseyin Özgürgün, <strong>“Ülkenin dışişleri ile ilgili konuşması gereken makam Dışişleri Bakanlığı. Yetkisiz kişilerin beyanatlarına kuşlak asmayın” </strong>ifadesini kullanmıştı.</span></p> <p><span style="font-size: small;"><strong>“Bu açıklama da neyin nesi?</strong>” diye düşünmeye kalmadan, “hedefteki isim Cumhurbaşkanlığı Özel Temsilcisi Kudret Özersay” saptaması, medyanın gündemine malzeme olmuştu.</span></p> <p><span style="font-size: small;">Dışişleri Bakanlığı’ndan “hayır Özersay değil” açıklaması gelmedi.</span></p> <p><span style="font-size: small;">Hemen ertesi gün ise Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’ndan “<strong>lalettayin ne demek</strong>” sorusunu sormamıza neden olan açıklama geldi:</span></p> <p><span style="font-size: small;"><strong>“Kudret Özersay lalettayin birisi değil.”</strong></span></p> <p><span style="font-size: small;"><strong> </strong></span></p> <p><span style="font-size: small;"><strong>Dil sürçmesi değilmiş</strong></span></p> <p><span style="font-size: small;">Hüseyin Özgürgün o günden sonra bir kelam etmedi. Ama “kırıldığı” belliydi. “Acaba Özgürgün, Özersay’ı kastetmedi mi?” diye düşünenler oldu.</span></p> <p><span style="font-size: small;">“Özgürgün Eroğlu’nun prensiydi. Partiyi bile ona emanet etmişti” yorumuna “aralarına kara kedi girdi” cümleleri eklendi.</span></p> <p><span style="font-size: small;">Ancak, bunun böyle olmadığını, hükümetin hem New York süreci, hem de öncesinden rahatsız olduğunu dün Başbakan ile bir araya geldiğimiz sabah  kahvaltısında anladım.</span></p> <p><span style="font-size: small;">Başbakan’ın söyledikleri, sitem doluydu.</span></p> <p><span style="font-size: small;">Diplomatik bir dille anlatsa da, <strong>“Bu kasıt değil, ama hata”</strong> dese de içerisinde Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’na, “One Minute” çıkışı içeren cümleler gizliydi.</span></p> <p><span style="font-size: small;">Küçük “cümlede kullanmadı” ama benim net olarak anladığım şu: <strong>Özersay lalettayin birisi değil de, hükümet lalettayin mi?</strong></span></p> <p><span style="font-size: small;"><strong> </strong></span></p> <p><span style="font-size: small;"><strong>Türkiye de nasibini aldı</strong></span></p> <p><span style="font-size: small;">Başbakan’ın siteminden Türkiye Dışişleri de nasibini aldı.</span></p> <p><span style="font-size: small;">Neden mi?</span></p> <p><span style="font-size: small;">New York zirvesi öncesi, 9 Eylül’de (8 de olabilir) Türkiye’de bir toplantı yapılacak.</span></p> <p><span style="font-size: small;">Toplantıya hükümetin katılması da kararlaştırıldı. Türkiye Dışişleri isim istedi, KKTC Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı başkanlığında bir heyet, isim isim bildirildi.</span></p> <p><span style="font-size: small;">Gün geldi çattı… Türkiye’ye bir heyet gitti ama içerisinde “hükümeti temsilen tek isim” yok…</span></p> <p><span style="font-size: small;">Bu hükümetin “bayağı” içerlemesine neden oldu.</span></p> <p><span style="font-size: small;">Üzerine Özersay’ın açıklamaları da eklenince, ortam iyice gerildi.</span></p> <p><span style="font-size: small;">Dışişleri Bakanlığı “apar topar” basın açıklaması yaptı. Özgürgün bu toplantıda son dönemlerin moda deyimi ile “Özersay’a çaktı…”</span></p> <p><span style="font-size: small;">Bu olay soğudu derken, dün de Başbakan İrsen Küçük eleştirilerini gizlemedi ama cümlenin sonunda da, “Kasıt aramam, bu hata” deme gereği duydu.</span></p> <p>&nbsp;</p> <p><span style="font-size: small;"><strong>New York’tan bihaber hükümet</strong></span></p> <p><span style="font-size: small;">Başbakan İrsen Küçük net söyledi: “<strong>Anlaşmadan son anda haberimiz oldu. Hükümet olarak içeriğinden hiç haberimiz yoktu. Anlaşmanın imzalanacağı haberi gelince, ‘Acaba Dışişleri Bakanı Özgürgün’ü gönderebilir miyiz’ diye arayış içerisine girdik. Ama zaman yetmedi. Cumhurbaşkanı’nın New York heyetine Dışişleri Bakanı’nın davet edilmemesini bir eksiklik olarak görüyorum. Hükümetimiz bu süreçte dışlanmış gibi bir tablo ortaya çıktı.”</strong></span></p> <p><span style="font-size: small;">İrsen Küçük, imzalanan protokolle ilgili, muhalefetin ortaya koyduğu çekincelerde de, “Cumhurbaşkanı’nı koruyan” bir tavır içerisinde değil.</span></p> <p>&nbsp;</p> <p><span style="font-size: small;"><strong>Cumhurbaşkanı lalettayin mi bu durumda?</strong></span></p> <p><span style="font-size: small;">En fazla da nereye şaşırdım biliyor musunuz?</span></p> <p><span style="font-size: small;">“İmzalanan anlaşmanın Bakanlar Kurulu ve Meclis’te onaylanması” fikrini ortaya atıyor Sayın Başbakan.</span></p> <p><span style="font-size: small;">Bu da “Yetkili mi Sayın Cumhurbaşkanı, yetkisiz mi?” sorusunu önemli kılıyor.</span></p> <p><span style="font-size: small;">Yetkili ise, neden Bakanlar Kurulu onayı gerekiyor.</span></p> <p><span style="font-size: small;">Yetkisiz ise, neden anlaşmaya imza attı, Türkiye böylesi bir hataya düşer mi?</span></p> <p><span style="font-size: small;">Velhasıl, bu imza tartışması bir soruyu daha gündeme getirdi: <strong>Cumhurbaşkanı Anayasamıza göre lalettayin birisi mi? </strong></span></p> <p><span style="font-size: small;"><strong> </strong></span></p> <p><span style="font-size: small;"><strong> </strong></span></p> <p><span style="font-size: small;"><strong>TDK’ya göre lalettayin</strong></span></p> <p><span style="font-size: small;">İşte Türk Dil Kurumu (TDK)’nda “lalettayin” sözcüğünün yer alış biçimi:</span></p> <p><span style="font-size: small;"><strong> sf. (la: letta: yin, l ince okunur) esk. </strong></span></p> <p><span style="font-size: small;"><strong>1.  Gelişigüzel </strong></span></p> <p><span style="font-size: small;"><strong>2.  Sıradan</strong></span></p> <p>&nbsp;</p> <p><span style="font-size: small;"><strong>İçişleri Bakanlığı: “Cezaevi mutfağı güvenli”</strong></span></p> <p><span style="font-size: small;">Geçtiğimiz hafta içerisinde bu köşede yer alan “Cezaevinde hepatit mi?” başlıklı yazımla ilgili İçişleri Bakanlığı hassasiyet göstererek, olayı araştırmasının ardından bir açıklama gönderdi. Açıklama şöyle:</span></p> <p><span style="font-size: small;">“23 Eylül tarihli Havadis Gazetesi’nde yer alan haberde, cezaevi mutfağında sağlıksız (Hepatitli) hükümlü ve tutukluların çalıştırıldığı iddia edilmişti.</span></p> <p><span style="font-size: small;">İçişleri ve Yerel Yönetimler Bakanlığı’na bağlı Merkezi Cezaevi Müdürlüğü’nde söz konusu haberde iddia edildiği gibi cezaevi mutfağında, hepatitli ve tutuklu çalıştırılması söz konusu değildir. Öte yandan mahkeme emri ile cezaevine sevk edilen hükümlü ve tutuklular önce Lefkoşa Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’nden sağlık kontrolünden geçirilir ve gerekli kan tahlilleri sonucu sağlık sorunu olan hükümlülerin önceden tespiti yapılmaktadır. Tedavisi içinde gerekli önlem alınmaktadır.</span></p> <p><span style="font-size: small;">Ayrıca, cezaevi mutfağında çalışmakta olan kadrolu personelin de her ay rutin sağlık kontrolleri yapılmaktadır.”</span></p>