Ne olacak şimdi? 07.02.2012
<p><span style="font-size: small; color: #000000;">Son bir haftadır, Kuzey Kıbrıs’ın gündeminde Vakıflar İdaresi’ne ait 200 dönümlük arazinin, yılda 100 TL karşılığında kiralanması vardır...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Henüz ortada bir plan ve program olmadığı halde, bu arazi içerisinde ‘Külliye’ yapılacağı iddia ediliyor...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> İlahiyat Lisesi, cami, yurt, spor tesisi, yüzme havuzu!..</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Parayı kim verecek?..</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Hayırsever bir işadamı!..</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Bu maksat için 8.5 milyon TL ayırdığı iddia ediliyor...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Ne var ki; ortada henüz ne hayırsever işadamı var, ne de Külliye projesi...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Vakıflar İdaresi yumdu gözünü, verdi gitti...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Hükümet de buna onay verdi...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Sadece sözlü ifadelerden yola çıkılarak, 200 dönümlük arazinin verilmesi karşısında, Vakıflar İdaresi Yönetimi’nin sorumlu olduğunu vurgulayıp, yine bu sütunda şu soruyu yöneltmiştik?..</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Hile-i şeriyye mi, hile-i bâtıla mı?..</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Vakıflar İdaresi’nin eski Genel Müdürü Taner Derviş, KIBRIS gazetesine yaptığı açıklamada bu soruya yanıt verdi:</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Hile-i bâtıla...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Yani bu işte ‘hile var’ dedi...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Konuyu daha anlaşılır hale getirelim...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Din İşleri Yasası’na göre; Kuzey Kıbrıs’ta dinle ilgili işler ancak Din İşleri Dairesi tarafından yürütülebilir...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Bu bağlamda, başka herhangi bir kuruluşa ‘dini konularda yetki’ verilemez...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Ayrıca yeni bir vakıf kurulacaksa, Vakıflar İdaresi’ne mülk kazandırılması şartı vardır...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Halbuki; kısa adı KİSAV olan ‘Kıbrıs İlim, Ahlak ve Sosyal Yardımlaşma Vakfı’na, bu uygulamanın tam tersi yapıldı...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Almak yerine, mülk tahsis edildi...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Gelinen noktada, gözler iki makamın üzerindedir...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Birisi Vakıflar İdaresi’nin şimdiki Genel Müdürü Mustafa Kaymakamzade...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Göreve geldiği zaman, eski yönetimin ‘yasa dışı’ olduğu iddia edilen icraatlarını araştırma ve yargıya başvurma sözü vermişti...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Şimdi, kendisi ‘yasa dışı’ olduğu iddia edilen bir kararı savunamaz...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Hiç vakit kaybetmeden doğru yolu bulmalı ve gereğini yapmalıdır...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Sayın Kaymakamzade, gereğinin ne olduğunu biliyordur...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> İkinci sorumlu makam ise Sayıştay’dır...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Sayıştay Başkanı, daha önce bir soru karşılığında ‘soruşturmaya gerek duyulmadığını’ açıklamıştı... </span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Fakat; şu an ortada yeni bir iddia vardır...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Vakıflar İdaresi’nin eski genel müdürü, deneyimli bürokrat Taner Derviş yasa dışılıktan söz ediyorsa, Sayıştay buna sırt çeviremez...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Ortaya konan iddiaları değerlendirmek ve gereğini yapmak durumundadır... </span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Olayın bir başka boyutu ise, müzakerelerin en kritik döneminde, elde kalan Rum arazilerinin dağıtılmasıdır...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Genel seçimler arifesinde benzeri hatayı CTP hükümeti de yapmış, uyarıcı yayınlar sonrasında geri adım atılmıştı...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> UBP hükümetinin de yapması gereken, mülkiyet dağıtımlarını bir süre için durdurmaktır...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Müzakerelerin sonucunu beklemek doğru olandır...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Görüşme masasında Sayın Eroğlu’nun elini zayıflatacak her türlü hareketten kaçınılması gerekir...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Hem çözüm isteyen taraf olduğumuzu söylemek, hem de buna darbe vuracak davranışlarda bulunmak doğru değildir...</span></p>