Ne olur yağmasın? 25.11.2012

<p><span style="font-size: small; color: #000000;">Bir damla suya muhtaç bir ülkeyiz...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Yağmur bize Tanrı tarafından verilecek en büyük armağandır...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Akıllı ülkeler, yağmur suyundan azami bir şekilde yararlanmak için modern barajlar, göletler inşa ederler...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Bizde ise, mevcut barajların bakımı dahi yapılmıyor...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Bazı barajlar su tutmaz oldu...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Bazıları, düşük kapasite nedeniyle birkaç saatlik yağmur sonrasında taşmaya ve konutların yer aldığı bölgeleri su altında bırakmaya başladı...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Devletin yaşatılmasından, üretimin artmasından, Türkiye’den gelecek su ile şaha kalkacağımızdan söz edenler, gözümüzün önündeki gerçekleri göremez, önlem alamaz oldular...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Türkiye’den su gelmesine kimse karşı değildir...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Ama yağmur sularını koruyamaz ve kullanamaz durumdaki bir devletin, Türkiye’den gelecek suyu nasıl koruyacağı, nasıl dağıtacağı ve kaça mal edeceği konusunda ciddi kuşkuları vardır...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Basit bir örnek verelim...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> İki yıl önce aşırı yağış sonrasında, Kanlıköy Barajı taşmış, Lefkoşa’nın bazı bölgeleri su altında kalmıştı...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Milyonlarca liralık zararlar meydana geldi...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Bazı insanlar evlerini terk etmek zorunda kaldı...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Hala, o felaketin acısını çekenler vardır...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Yaşanan felaket sonrasında iki belediye başkanı, bazı uzmanlarla birlikte bölgede inceleme yapmış, barajın yıllardan beri kontroldan geçirilmediğini, genişletilme çalışması yapılmadığını, vana sisteminin dahi bulunmadığını belirterek ‘acil önlemlerden’ söz etmişlerdi...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Ne oldu?..</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Hiçbir şey...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Maaş ödeyemez, çöpleri dahi toplayamaz duruma gelen bir belediyeden veya kurultaydan başka bir gündemi olmayan bir hükümetten ne bekleyebilirsiniz ki?..</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Hiçbir şey...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Lefkoşa’nın bazı bölgelerinde dere yatakları üzerinde binalar var...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Bunlar, sel felaketinin önemli nedenlerinden biri olarak gösterildi...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Dönelim 2 yıl öncesine...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Ne demişlerdi?..</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Yıkılacak!!!</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Peki ne yaptılar?..</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Hiçbir şey...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Lefkoşa’da olduğu gibi, adanın hemen tüm bölgelerinde, 1974’ten beri bakımı ve onarımı yapılmayan yerler vardır...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Girne kale arkası da bunlardan biri...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Şiddetli yağış sonrasında, kalenin bazı kısımları yerle bir oldu...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Buradan akan taşlar ve topraklar, yat limanı ve çevresinde toplandı...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Her taraf çamurla kaplandı...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Tarihi bir liman bölgesinin çamurla kaplanması ne demek?..</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Sadece turistleri değil, yerlileri de kaçırmak değil mi?..</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Çamurla örtülmüş bir yere kim gitmek ister?..</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Bölgenin hijyenik olduğuna kim güvenir?..</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Güzelyurt ve Lefke’nin bazı bölgelerinde, Girne’ye bağlı bazı köylerde de yağış sonrası sorunlar yaşandı...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Onları bir kenara ayırsak bile, her yağmur sonrasında Lefkoşa halkının korkulu rüya görmesi kabul edilemez...</span><br /><span style="font-size: small; color: #000000;"> Yağmura ihtiyacı olan bir ülkenin insanlarını “Allahım başka yağdırma” duasına teşvik etmek, hem yazık, hem de günahtır...</span></p>