Eroğlu, 1. Yıldönümü nedeniyle resepsiyon verdi

Cumhurbaşkanlığı’nın arka bahçesinde, müzik dinletisi eşliğinde gerçekleştirilen resepsiyona basın yayın kuruluşlarının çeşitli düzeylerdeki temsilcileri katıldı. Resepsiyonda, Cumhurbaşkanlığı yetkilileri, müzakere heyeti ve danışma kurulu üyeleri de hazır bulundu.

Resepsiyonda konuşan Cumhurbaşkanı Eroğlu, uzun yıllardır siyasetin içinde olan birisi olarak Cumhurbaşkanlığı görevini halkının, devletinin, ülkesinin en fazla yararına olabilecek şekilde yerine getirmeye çalıştığını vurguladı.

“ÖN PLANDA HALKIN, ULUSUN ÇIKARLARI… TAKDİR HALKIN…”

“Yıldönümleri, biz halkın oyları ile göreve gelen siyasetçiler için aynı zamanda bir anımsatma ve hesap verme günleridir de” diyen Eroğlu, bazı noktalarda eleştirilse de, halkın her kesiminin görüşlerini duymak, öğrenmek, dikkate almak istediğini belirtti. Cumhurbaşkanı Eroğlu, “Tabii ki insanlığın genel yararını, bölge barışını da önemsiyorum ama ön planda halkımızın, ulusumuzun çıkarlarını tutuyorum” dedi.

Ekip olayına büyük önem verdiğine, birlikte çalıştığı arkadaşlarının da ekip ruhuna sahip olmalarına özen gösterdiğine işaret eden Eroğlu, şunları kaydetti:

“Kıbrıs Türk halkının birliğini sağlamanın, halkımızın her türlü sorununa ilgi göstermenin en temel görevlerimden birini oluşturduğunun bilinci ile hareket ediyorum.

Takdir cefakar, vefakar, her şeyin en iyisine layık halkımızındır.”

“SABIRLA VE KARARLILIKLA HALKIN HAKLARINI SAVUNMAYA DEVAM EDECEĞİM”

Kıbrıs konusuna da değinen Cumhurbaşkanı, Rumların hala 1974 öncesine dönmeyi hayal ettiğine işaret ederek, görev süresi içinde sabırla ve kararlılıkla halkın haklarını savunmaya devam edeceğini vurguladı. Eroğlu şöyle konuştu:

“Şunu bir kez daha benim dönemimde de yaşamaktayız; maalesef Rum komşularımız hala 1974 öncesine dönüşü hayal ediyor.
Hala Kıbrıs Cumhuriyeti’nin devam edeceği, şimdi Ada’nın Güneyi’nde var olan egemenliklerini adanın tümüne yayabilecekleri hayali ile görüşme masasına geliyorlar. Bu anlayışla bir yere varılamaz.

“GERÇEKLER TEMELİNDE ANLAŞMAYA HAZIRSALAR…”

Eğer var olan gerçekler temelinde bir anlaşmaya hazır durumdaysalar gelsinler bir takvimleme ile yoğun bir çalışma içine girelim ve sonuca ulaşalım.

Ama Kıbrıs Türk halkı olarak şunu bilelim ki hakkımızı, hukukumuzu Rum tarafına ve dünyaya tescil ettirmemiz için sabırla, kararlılıkla çalışmaya devam etmeliyiz.

Eğer haklıysak ki yüzde yüz haklıyız, er ya da geç başaracağız.

Ben görev sürem içinde sabırla ve kararlılıkla halkımın haklarını savunmaya devam edeceğim.”

İÇ HUZUR, EKONOMİK GELİŞME VE TÜRKİYE’YLE İLİŞKİLER…

Cumhurbaşkanı Eroğlu, bir başka önemli konunun ise Kıbrıs Türkü’nün iç huzuru, ekonomik gelişmesi ve Anavatan Türkiye ile iyi - güzel ilişkilerin devam ettirilmesi olduğunu vurguladığı konuşmasında, öncelikli konunun ekonominin sıkıntılarının aşılması olması gerektiğini vurguladı.

Cumhurbaşkanı şunları kaydetti:

“Halkımızın son 3 - 4 yıldır ekonomik anlamda rahat nefes alamadığını iyi biliyorum. Bunda uluslararası alanda yaşananların ve bizim kendimize özgü sorunlarımızın etkisi vardır. Ekonomideki sıkıntı toplumsal huzuru ve dolayısı ile masa başındaki gücümüzü etkilemektedir.

“ÖNCELİKLİ KONUMUZ EKONOMİNİN SIKINTILARININ AŞILMASI OLMALI”

Dolayısı ile bana göre en başta gelen konumuz ekonominin sıkıntılarının aşılması olmalıdır.

Anavatan Türkiye ile ilişkilerimiz ise bizim için stratejik ve yaşamsaldır.

Bu ilişkilerin zedelenmemesi, zedelemek isteyen provokatörlere fırsat verilmemesi duyarlı herkesin ve gerek Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti gerekse Anavatan Türkiye siyasetçilerinin, yöneticilerinin başta gelen görevi olmalıdır.”

“HALKA GÜVENİYORUM… GELECEKLE İLGİLİ EN KÜÇÜK ENDİŞEM YOK”

Cumhurbaşkanı Eroğlu, Kıbrıs Türk halkına güvendiğini ve gelecekle ilgili en küçük bir endişesinin olmadığını da ifade ettiği resepsiyonda, medya temsilcilerine hitaben konuşmasını şöyle tamamladı:

“Sevgili Kıbrıs Türk medya temsilcileri, sözlerime son verirken gelecekle ilgili en küçük bir endişemin olmadığını vurgulamak istiyorum.

Kıbrıs Türk halkına güveniyorum. Halkımızın potansiyeli yüksektir. Eğitim - kültür seviyemiz, ekonomik, ticari ve siyasi birikimimizi ileri seviyelerdedir. Yurdumuza, halkımıza bağlıyız.

Eğer birlik beraberliğimizi bozmazsak, dayanışmamızı gerektiği gibi yerine getirirsek aşamayacağımız sorun yoktur. Hepinizi sevgiyle kucaklıyorum.”